Editör: Osman Hulusi Efendi ve Ardında Bıraktığı Güzel Eserler

Mutasavvıflar, Kur’an ve Hz. Peygamber (s.a.v.)'in öğretilerine titizlikle uyarak nasihatlerde bulunmuşlardır. Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi de bu geleneği devam ettiren önemli bir sufidir. Dîvân ve mektuplarında yer alan şiirleriyle, talebelerine ve insanlara doğru yolu göstermeyi amaçlamıştır.

Hulûsi Efendi’nin şiirlerinde Yunus Emre, Fuzûlî ve diğer büyük sufi şairlerin etkileri hissedilmekle birlikte, kendine özgü bir tarzı da vardır. Şiirlerini sadece sanatsal birer eser olarak değil, insanlara doğru yolu göstermek için bir araç olarak kullanmıştır. Bu nedenle, vezin ve kafiye hatalarına aldırmadan, manayı ön plana çıkarmıştır.

Osman Hulûsi Efendi (k.s.), müridlerine ve çevresindeki insanlara Allah’a kulluk ve Peygamber (s.a.v.)’e ümmet olmayı öğretmeye çalışmış, onları iyi bireyler olmaya yönlendirmiştir. Şiirlerinde sade, içten ve samimi bir dil kullanarak nasihatlerde bulunmuştur.

İnsanlara hayatı boyunca sevgi ve şefkatle yaklaşmış, Allah için hizmet etmeyi amaç edinmiştir. Onun toplumsal barışa katkıda bulunma çabası, düşmanlıkları kardeşliğe dönüştürme gayreti, insanları bir araya getirme azmi ve ihtiyaç sahiplerine yardım etme konusundaki hassasiyeti dikkat çekicidir. Osman Hulûsi Efendi, sadece manevî rehberlik yapmamış, aynı zamanda maddî yardımlarda bulunarak birçok hayır işine imza atmıştır.

Özetle, Osman Hulûsi Efendi (k.s.), sufi geleneği sürdüren, şiirleri ve yaşamıyla insanlara doğru yolu gösteren, Allah ve Peygamber’in (s.a.v.) rızası için hizmet eden önemli bir manevî liderdir. Osman Hulûsi Efendi, dünyada iyi anılmanın ve ölümden sonra hoş bir iz bırakmanın sürekli hayır işleri yapmaktan geçtiğini vurgular.

Mü’minlerin cami, okul, köprü gibi hayır kurumlarına öncülük etmeleri, salih evlat yetiştirmeleri ve faydalı eserler bırakmaları gerektiğini ifade eder. Her Müslüman, Allah'ın rızasını gözeterek hayırlı işlerde yarışmalı ve karşılık beklememelidir.

1914'te doğan ve 1990'da vefat eden Osman Hulûsi Efendi, 76 yıllık yaşamında birçok hayır işi yapmış ve büyük eserler bırakmıştır. Allah ve insan sevgisiyle dolu bir kalple, insanları olgun ve bilge bireylere dönüştürmeye çalışmıştır. Hayatını ilim ve irfana adamış, insanları eğitmek için çaba harcamış ve Allah’ın rızasını aramıştır.

Onun mirasını devam ettiren evladı ve gönüldaşları, ilim ve irfan merkezleri kurarak bu mirası yaşatmaktadır. Osman Hulûsi Efendi, geride büyük izler bırakarak birçok kalıcı hayır işi gerçekleştirmiştir. Allah sevgisiyle dolu kalbiyle, insanları gerçek anlamda sevmenin onları olgun, ilim ve irfan sahibi bireyler haline getirmekle mümkün olduğunu savunmuştur.

Kur’an ve sünnete göre ideal insanın başkalarına fayda sağlayan, doğruluktan ayrılmayan, iyiliği emreden, kötülüğe iyilikle karşılık veren ve kimseyi incitmeyen biri olması gerektiğine inanmıştır.

Osman Hulûsi Efendi -tevazu örneği sergileyerek- yaptığı her işi Allah için yapmış, büyük hizmetlere rağmen adını duyurmaktan kaçınmıştır. Tasavvuf yolunda kemale ulaşmayı varlığını yok etmek olarak görmüş ve mütevazı olanların yeri olarak Arş-ı Âlâ’yı işaret etmiştir.

İnsanlara mütevazı olmalarını ve Allah dostlarını Allah’ın lütfu olarak görmelerini tavsiye etmiştir. Sevgiliyi hatırlatan her şeyin âşıkların gönüllerini neşelendirdiğini belirtmiş, dervişlerin saf ve temiz kalpli olmaları gerektiğini vurgulamıştır. Gönlünüzün temiz kalması dileğiyle…