Tarihe Şan Verenler: Alparslan
Tarihe şan veren nice kahramanlarımız vardır. Onların başta gelenlerden biri Sultan Alparslan’dır. Büyük Selçuklu Devleti’nin en büyük hakanı idi o.
Onun zamanında tarih sanki coşmuştur. Milletimiz o zaman şerefler ve şanlar yaşamıştır.
Tarih onun ihtişamından titrerdi. Nice zalim şahlar ondan korkardı. Mazlumlar onunla felah bulurlardı. Zalimlerin elinden kurtulurlardı.
Dar zamanda gelen onun sesidir. O hep kimsesizlerin kimsesidir.
O ömrü boyunca çok destan yazdı. Tebaası onunla çok mutluydu.
Nice ilim yuvaları açtırdı. Onlarla yıldızlar gibi ışık saçtırdı.
Astronomi yani feza ilmiyle gökte ne var ne yok araştırılmıştı onun zamanında. Gökyüzü taranmış da taranmıştı.
O zaman fizik ve kimya zirveye ulaşmıştı. Matematik, tarih, tıp ve coğrafyada pek çok gelişmeler olmuştu.
Onun zamanında pek çok eren yetişmişti. Ve bu erenlerin hepsi de Alparslan’a duacıydı.
Bugünün eşkıya devletleri Amerika, İngiltere, Almanya, İsrail gibi devletlerdir.
Alparslan zamanında eşkıya devlet Bizans İmparatorluğu idi. İnsanlığa zulüm üstüne zulüm yapıyordu. Kendi tebaasına bile zulmediyordu.
Selçuklular hak ve adalet üzere kurulan bir devletti.
Bizanslılar ise zulüm, eşkıyalık üzerine kuruluş bir devletti.
Bu iki devletin orduları 1071 yılının Ağustos ayında Malazgirt’te savaştılar.
Alparslan savaşın başında beyaz bir elbise giydi. “Ölürsem bu elbise benim kefenim olsun.” Dedi.
Bizans İmparatoru Romen Diyojen’di. Ordusu muhteşemdi. Yeri göğü titretiyordu.
Diyojen’in gözünü gurur ve kibir bürümüştü.
Malazgirt’te büyük bir savaş oldu. Bizanslılar yenildiler. Romen Diyojen de esir edildi. Onu yere çalan gurur ve kibiri idi.
Malazgirt Savaşı’ndan sonra Bizanslılar çok ağır savaş tazminatı ödediler.
Esir İmparator korkudan titreyip duruyordu.
“Acaba Alparslan beni nasıl öldürür?” diye düşünüyordu.
Alparslan, Romen Diyojen’i öldürmedi. Serbest bıraktı.
Ancak o zaman Bizans’ta Hanedan kavgası vardı. Romen Diyojen’i Bizanslılar yani kendi adamları öldürdü.
Ayrıca Alparslan Romen Diyojen’in kızını oğlu Melikşah’a gelin olarak aldı.
Alparslan’ın sultanlık süresi kısaydı. Devletin başında sadece dokuz yıl kalmıştı. Ancak bu dokuz yılda Selçuklu Devleti büyüdükçe büyümüştü.
Daha sonra Alparslanşehid oldu. Böylece güzel cennetlere doğru kanat çırpıp uçmuştu. Gayrı sevenleriyle cennette buluşacaktı.
Onula alakalı pek şiir yazılmıştır. Onlardan biri şudur:
Ömrü boşa geçenden geriye ne kalır ki?
Erlerden yiğitlerden nice bir nişan kalır
Güzel atalarımız sözü de güzel demiş
At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır...
Mustafa AKGÜN
YazarBahar bir başkadır.Bahar geldiğinde tabiat dillenir.Her taraf yeşerir.Kırlar, her taraf yeşil elbiseler giyer. Bu yeşil elbiselere çiçeklerden nakışlar işlenmiştir. Rengârenk nakışlardır bunlar. İnsan...
Yazar: Mustafa AKGÜN
Mesude sekiz yaşındaydı. Sevgi evlerinde kalıyordu. Babası Şükrü Bey bazı hafta sonları onu ziyarete geliyordu.Bir hafta sonu yine kızı Mesude’yi ziyarete gelmişti babası. Sevgi evlerinin kantininde b...
Yazar: Mustafa AKGÜN
Doğru Ömer ve karısı Doğru Elif tarlalarında bostan çapası yapıyorlardı. Onlar işe dalmış devam ederlerken ilerden birinin kendilerine doğru geldiğini gördüler.Elif gelene dikkatli dikkatli baktı;“Amc...
Yazar: Mustafa AKGÜN
Muhsin Hoca Sevgi Evlerinin hocasıydı. Burada yaşayan öksüz ve yetim çocukların üzerinde âdeta titrerdi. Çocuklar olsun büyükler olsun ona daha çok ‘Muhsin Baba’ diyorlardı. Gerçekten orada bulunan he...
Yazar: Mustafa AKGÜN