Aile Hayatında Gözetilecek Esaslar
Aile, toplumun çekirdeğidir. Beden ve ruh sağlığına sahip bireyler ailede yetişir. Güçlü toplumlar da dinine ve geleneklerine bağlı aileler tarafından kurulur. Dünyanın ilk ailesini, ilk insan ve ilk peygamber Âdem Babamız Havva Annemizle kurmuştur. Zira Allah, ailelerden oluşan bir toplum yapısı öngörmüştür.
Aile, bir nevi insanlık okuludur. Herkes, en temel hayatî bilgileri ailede öğrenir. Aile, bireyi hayata hazırlar. Adab-ı muaşeret kuralları ailede öğrenilir. Kişilik gelişimi ve özgüven ailede oluşur. Nitelikli sosyal ilişki becerisi ailede kazanılır. Kendisine yeterli ve çevresine faydalı bireyler yetişmesi için ailede uyulması gereken ilkeleri şöyle zikredebiliriz:
- Ailenin günlük, aylık, mevsimlik ve yıllık yaşama programı olmalı ve bu programa herkes uymalıdır. Sabah kalkma, iş için dışarı çıkma, akşam eve gelme saatleri, yemek yeme, sohbet ve uyuma vakitleri belli olmalıdır. Ailede iş bölümü olmalı, herkes işine odaklanmalı, işin sonucu hakkında aile bireylerine bilgi vermelidir. Ailede herkesin hareketleri ve faaliyetleri öngörülebilir olmalıdır.
- Ailede herkesin ciddiyetle uyacağı kurallar olmalıdır. Bazı durumlarda kurallara uyulamamışsa bunun bir açıklaması olmalıdır. Çünkü gelişigüzel yapılan işler karmaşaya, keyfîliğe ve huzursuzluğa yol açar. Eşyaların konulacağı yerlerin belli olması, ortak alanların kullanımında tertip ve düzene dikkat edilmesi önemlidir.
- Ailede şeffaflık esas olmalıdır. Kimsenin birbirinden gizlisi saklısı olmamalıdır. Ailenin bütçesi bir olmalıdır; senin kazancın, benim kazancım, benim malım, senin malın gibi bir ayrım yapılması ailenin ruhuna aykırıdır. Aile bireylerinin dışarıda sık görüştüğü, arkadaşlık ve dostluk kurduğu kişileri ailedeki diğer bireyler de tanımalı, bu tür insanlar aile dostu olarak kabul edilmelidir. Aile bireylerinin sosyal medya hesaplarına ailede herkes ulaşabilmeli, hatta şifreler bilinmeli, ailede sadakati ve güveni sarsacak şekilde başkalarıyla gizli görüşmeler yapılmamalıdır.
- Aile bireyleri birbirine asla yalan söylememeli, birbirinin ardından konuşmamalıdır. Komşu ve akrabalarla oluşan gerginlikler, çocuklarda kin ve nefret duygularının oluşmasına yol açacak şekilde eve taşınmamalıdır. Anne babalar, aralarında ortaya çıkan anlaşmazlıklarda, problemi çocuklara kendi açılarından anlatarak onları taraf tutmaya zorlamamalıdır.
- Eşler birbirinin temel haklarına, ihtiyaçlarına ve beklentilerine saygı duymalı, ihtiyaçlar imkânlar nispetinde israfa kaçmayacak şekilde karşılanmalı, hemen olmuyorsa da mümkün olan bir vakitte ihtiyacın karşılanacağı belirtilmelidir. Aile bireyleri, beklentiler konusunda da mantıklı davranmalı, başkalarıyla yarışa girmemeli, imkânlarla beklentiler doğru orantılı olmalıdır. Ailede ihtiyaçların karşılanması, çocuklara elbise ve eşya alımı, harçlık verme konusunda eşit davranmak, asla ayrım yapmamak gerekir. Bu durum, çocuklar arasında kıskançlığa yol açtığı gibi, anne babaya olan güveni de sarsmaktadır.
- Ailede dinî hayatın yaşam tarzı hâline gelmesine önem verilmeli, ibadetlerin zamanında düzenli olarak eda edilmesine dikkat edilmelidir. Haramlardan sakınma hassasiyeti korunmalı, bir iş yapılacağı zaman ya da karar alınacağı zaman bunun dinimizdeki hükmü nedir, caiz midir diye sorulmalıdır. Büyükler, çocukların yanında yalan söylememeye, argo ve küfürlü sözler kullanmamaya dikkat etmelidir.
- Aile içi anlaşmazlıklarda haklıyı ya da haksızı bulup cezalandırmak değil, çözüm odaklı olmak esas olmalıdır. Problemler soğukkanlılıkla ele alınmalı, aklıselimle müzakere edilmeli, çözüme yönelik alınan kararlara riayet edilmelidir. Ailede haksız durumda olan kişi de rencide edilmeden uyarılmalı, aynı hatanın tekrarlanmaması için önlem alınmalıdır.
- Ailede sorunlar ve sıkıntılar paylaşılmalı, dayanışma halinde olunmalıdır. Her insanın ve ailenin hayatında sıkıntılı dönemler olabileceği, hayatın tozpembe olmadığı, inişli çıkışlı olduğu, Allah’ın Kur’an’da her zorluktan sonra bir kolaylığın geleceğini müjdelediği unutulmamalıdır.
- Ailede beşerî ilişkilerde saygı ve sevgi esas olmalıdır. Küçükler büyüklere saygıda kusur etmemeli, büyükler de sevgilerini söz ve davranışlarıyla belli etmelidirler. Verilen sözler tutulmalı, eğer verilen söz yerine getirilememişse bu konuda gerekçesiyle birlikte açıklama yapılmalıdır.
- Ailede kararlar istişare ile alınmalı, emrivakilerden kaçınılmalı, alınan kararlara ciddiyetle uyulmalıdır. Alınan kararlar, duygusal saiklerle değil de o günün koşullarına göre, aklıselimle alınmalıdır.
On madde hâlinde zikrettiğimiz bu ilke ve esasları evde yazılı kurallar hâlinde duvara asmak ve zaman zaman hatırlatmak anlamsızdır. Ailede kuralları hatırlatarak yaşamak herkes için son derece sıkıcı bir ortamın oluşmasına yol açar. Anne babanın ev içinde riayet ettiği bu kurallar, çocuklar konuşmaya ve hayatı tanımaya başladığı andan itibaren onların zihnine yerleşir.
Onlar farkında olmadan bu kurallara uyarlar. Çocuklar, hayata dair kuralları bizzat yaşayarak, tecrübe ederek öğrenirler. Kural bilmeyen, sosyal hayatta kurallara uymayan bireyleri toplum dışlayarak, kanunlar da çeşitli yaptırımlarla eğitir.