Esmâ-i Nebî: Fâtih
Peygamber Efendimiz, Kâbe'yi yıkmaya gelen Ebrehe'nin ordusunun helak edildiği “fetih ve sevinç senesi”nde doğdu. Bir ismi de “Fâtih/Belde ve Gönülleri Fetheden” oldu. O'nun dünyadan ayrılışı senesinde de “Allah'ın yardım ve fethi”nin gelip Mekke'nin fethinden sonra, dünyanın en büyük devleti Bizans'a karşı Üsâme komutasında büyük bir ordu hazırladığı o dış fetih senesinde, vefat etti.
Fetih Suresi Hicret’in 6. yılı Zilkade ayında Hudeybiye Anlaşması yapıldıktan sonra, Medine dönüşü, yolda nazil oldu. Hicret’ten sonra altı yıldır Mekke yolu Müslümanlara kapalı durmaktaydı. Bedir, Uhud ve Hendek Savaşlarından sonra, müşriklerle savaş hâli devam etmekteydi.
Peygamberimiz rüyasında, ashabı ile birlikte kendisinin umre yaptığını görmüş, O’nun bu rüyası ve kararıyla umre yapmak üzere 1500 kadar silahsız Müslüman Medine'den Mekke'ye yola çıkmış ancak ibadetten başka amaçları olmayan Müslümanların Mekke'ye girişi, müşriklerce engellenmişti. Arabuluculuk için elçi olarak Mekke'ye gönderilen Hz. Osman'ın öldürüldüğü haberinin gelmesi üzerine Hudeybiye'de, Hz. Peygamber (s.a.v.)’e, müşriklerle sonuna kadar savaşmak üzere biat edildi.
Müşriklerle yapılan zorlu görüşmeler sonucu, Hudeybiye Barış Anlaşması yapıldı. Anlaşmanın bazı maddeleri, Hz. Ömer ve Hz. Ali başta olmak üzere, Müslümanların içine sinmedi. Anlaşmanın akabinde Müslümanların gönlünü yatıştırmak, onlara moral vermek ve onları geleceğe hazırlamak üzere Fetih Suresi indi. Peygamberimiz için, üzerine güneş doğan her şeyden daha sevimli olan Fetih Suresi nazil oldu: “Şüphesiz biz sana apaçık bir fetih verdik. Ta ki Allah, senin geçmiş ve gelecek günahlarını bağışlasın, sana olan nimetini tamamlasın, seni doğru yola iletsin ve Allah sana, şanlı bir zaferle yardım etsin.” (48/Fetih, 1-3)
Hudeybiye Barış Antlaşması, görünüşte bazı hoş olmayan maddeler içerse de kısa zamanda çok güzel meyveler verdi. Şer gibi görünende hayırlar olduğu anlaşıldı. Barış atmosferi, dinin tebliğinde, doğru anlaşılmasında ve yayılmasında son derece etkili bir unsurdu. Anlaşmanın meyveleri iki yıl sonra Mekke'nin kansız fethi ile açıkça görüldü.
Hudeybiye'ye 1500 kişiyle gelen Müslümanlar, iki yıl sonra 10 bin kişilik fetih ordusu ile Mekke'yi fethederek ebediyyen İslâm memleketi yaptı. Mekke, Hicret’in 8. yılında Ramazan ayının onuncu gününde fethedildi ve Peygamberimiz Cuma günü güneş tepelere yükselmişken devesinin üzerinde Fetih Suresi’ni okuyarak Mekke'ye girdi.
Editör
YazarS(ev)gi evde başlar…S(ev)gi…S(ev)…Ev…Hepsi sevginin içinde barınan sözcükler…Ve en çok da ev ile özdeşleştirdiğim sözcüktür s(ev)gi…Bir eylemse sevgi! Yüreğin, bedenin en çok huzur bulduğu idiyse bu e...
Yazar: Nilüfer Z. AKTAŞ
İnsanlar, doğası gereği mutluluğu ararlar ve bu mutluluğu genellikle toplum içinde bulurlar. Toplumda yaşayan herkesin mutlu olabilmesi için birlik içinde olması gerekir çünkü toplumun huzuru, bireyle...
Yazar: Editör
Müktefî: İktifâ Eden, Yetinen (s.a.v.)Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in mübarek isimlerinden bir de Muktefî idi. Hz. Peygamber’e (s.a.v.) risâlet görevi verildikten sonra o, vazifesini yerine getirebilm...
Yazar: Editör
Yerleşimi belli bir plana göre olan, belediye hizmetlerinin yürütüldüğü, 10.000’in üzerinde nüfusun yaşadığı, halkı ticaret ve sanayi ile uğraşan yerlere şehir denilmektedir. Şehirler genellikle düz a...
Yazar: Emine Büşra YÜKSEL