Kitap: Kûtü’l-Amâre Osmanlının Son Tokadı
Kitabın adı: Kûtü’l-Amâre Osmanlının Son Tokadı
Yazar: İsmail Bilgin
Yayınevi: Genç Timaş
Yayın yeri ve yılı: İstanbul/2020
Sayfa sayısı: 144
Yaş aralığı: 14+
İşlenen konular: Osmanlı Devleti’nin I. Dünya Savaşı yıllarında Irak Cephesi’nde Kûtü’l-Amâre’de elde ettiği başarı.
Yakın zamana kadar -maalesef- adını çok da duymadığımız bir savaş, bir kuşatma Irak Cephesi’nde (7 Aralık 1915- 29 Nisan 1916) yaşanmıştır.
Kûtü’l-Amâre, tarihimizde İngilizlere Çanakkale’den sonra tattırdığımız ikinci yenilginin adıdır.
Yazar İsmail Bilgin, Kûtü’l-Amâre Osmanlı’nın Son Tokadı adını verdiği romanında okuru bundan yaklaşık 110 yıl öncesine götürüyor. Eser, tarihî kaynaklar ışığında belgesel roman diyeceğimiz bir üslûpla kaleme alınmış. Bu cümleden hareketle de Kûtü’l-Amâre, aynı zamanda bir tarihî romandır. Eserin asıl kahramanları aynı zamanda gerçek kişilerdir.
Bağdat’ta ilerlemeye çalışan İngilizlerin hedefi, Almanlardan önce, Binbir Gece Masalları’nın yaşandığı gizemli şehri ele geçirmektir. Bunun çok kolay olacağını düşünmektedirler. İran Körfezi’ne çıkarlar. Buradaki Abadan petrollerini kontrolleri altına almak istemektedirler. Irak Havalisi Komutanı Cavit Paşa, yaşanan olaylardan büyük endişe duymaktadır. Daha sonraki günlerde İngilizler Basra’yı işgal eder ve Osmanlı birlikleri mecburen geri çekilir, tarih 22 Kasım 1914.
Cavit Paşa’nın yerine Yarbay Süleyman Askerî Bey getirilir. Başarılı bir komutan olan Süleyman Askerî Bey, Şuaybiye bölgesinde İngilizlerle savaşır ve ağır yaralanır. Bağdat’a tedavi olmak amacıyla gider fakat aklı cephededir. Tam iyileşmeden ordusunun başına tekrar geçer fakat yine İngilizler üstün gelir. Bu yenilgiyi onuruna yediremeyen Süleyman Askerî Bey intihar eder.
İngilizlerin ilerlemesi sürmektedir. Irak Havalisi Komutanlığı’na Albay Nurettin Bey atanır. Albay Nurettin Bey, İngilizlere karşı mücadele için Anadolu’dan yardım ister. Bunun üzerine Erzurum Kolordu Komutanı ve aynı zamanda Enver Paşa’nın amcası Albay Halil Bey, kolordusu ile birlikte Bağdat’a hareket eder. Albay Halil Bey, henüz yolda iken, Kûtü’l-Amâre’nin İngilizlerin eline geçtiği haberini alır ve çok üzülür. İngilizlerin bundan sonraki hedefi Selman-ı Pak olacaktır.
General Townshed komutasındaki İngiliz ordusu, Selman-ı Pak’in doğusuna gelir ve buradan hücum emri verilir. Çetin bir mücadele başlar ancak Townshed gözlerine inanamaz; İngiliz ve Hint birlikleri geri çekilmektedir. Hintli askerler ezan sesini duymuş ve aldatıldıklarını anlamışlardır bu yüzden geri çekilmeye başlamışlardır. Townshed, çaresiz bir şekilde Kûtü’l-Amâre’ye doğru geri çekilir.
Üsteğmen Mehmet Muzaffer, Felahiye Muharebelerinde gösterdiği kahramanlıkla Kûtü’l-Amâre’de sıkışan Townshed’a yardım ulaştırılmasını engeller.
Yine Dağıstanlı Mehmet Fazıl Paşa -Şeyh Şamil’in kayınpederi- Osmanlı çemberini kırmaya çalışan İngilizlerin karşısına çıkar ve onları hayal kırıklığına uğratır.
General iyice kapana sıkışır, askerlerinin yiyeceği neredeyse tükenir. Artık atlarını kesip yemek durumunda kalırlar. Albay Halil Bey’in birlikleri şehri tamamen kuşatır ve Townshed’a bir mektup yazarak teslim olmasını ister. Townshed, Erzurum’un düştüğü ve İstanbul’da karışıklıklar çıktığı haberini almış ve ümitlenmiştir bu yüzden Albay Halil Bey’in mektubuna ret cevabı verir. Fakat sıkıntılar özellikle de su sıkıntısı Kûtü’l-Amâre’de iyice artmıştır.
Yapılan Felahiye 2-3 ve 4. Muharebelerden de sonuç alamayan Townshed, Halil Bey’e rüşvet teklif eder. Bir taraftan da Townshed, kendilerine gelecek yardımdan ümitlidir ve Osmanlı top mevzilerini yarma teşebbüsünde bulunur. Toplar her yanı hallaç pamuğu gibi atar ve göğüs göğse çarpışmalar yaşanır. Bu büyük mücadelelerin neticesinde Townshed’ın ümitleri söner ve Albay Halil Bey’den teslim olmak için izin ister. Townshed’ı esir alan Halil Bey, önce yaralı askerlerin değişim muamelelerini yaptırır, ardından da Townshed’ın yanına asker verir ve onu Anadolu’ya doğru yolculuğa çıkarır.
Kûtü’l-Amâre, yukarıda da belirttiğimiz gibi, Osmanlı’nın Çanakkale’den sonra İngilizlere vurduğu ve onların tarihlerinde kara bir leke olarak kalacak büyük bir zaferdir.
Kûtü’l-Amâre’de kahramanca mücadele eden ve şehit olan komutanlarımızı ve askerlerimizi rahmetle anıyor, İsmail Bilgin’e de bize Kûtü’l-Amâre’yi tekrar hatırlattığı için teşekkür ediyorum.
Sait ÖZER
YazarYavrular gül açar sıcak yuvada,Helali öğrenir, sevgiyi sarar.Bilir Yaradanı, okur duada,Hedef Hak rızası, doğruyu arar.Koyar heybesine helal lokmayı,Düşünmez, alemi yakıp yıkmayı,Haram sayar namahreme...
Şair: Rabia BARIŞ
Kitabın adı: Yavuz Sultan SelimYazar: Metin ÖzdamarlarYayınevi: Eğlenceli BilgiYayın yeri ve yılı: İstanbul/2020Sayfa sayısı: 144Yaş aralığı: 14+İşlenen konular: cesaret, kararlılık, liyakat, irade, d...
Yazar: Sait ÖZER
Rızkını sırtında ağır yük taşıyarak kazanan hamalın biri, namazlarında daima, “Ya Rabbi, bana ne vereceksen hayırlısını ver; bir ekmek de olsa hayırlısından ihsan eyle.” diye dua ediyormuş.Adamın hep ...
Yazar: Sema KORKMAZ
Kitabın adı: Gökten Düşen SofraYazar: Abdurrahman EkinResimleyen: Merve Gül KaracaYayınevi: Tulu KitapYayın yeri ve yılı: Ankara/2023Sayfa sayısı: 28Yaş aralığı: 8+İşlenen konular: paylaşma, yardımlaş...
Yazar: Sait ÖZER