Münacaat
Yâ Rab nice günahım isyanım var bilirim
Ammâ beni affeden Rahmân'ım var bilirim
Kendime varmak için nefsimden kaçmaktayım
Yaşadıkça hep tövbe imkânım var bilirim
Öyle bir çağa geldik arzın günah deryâsı
Şükür ki sende rahmet ummânım var bilirim
Beri kıl gönlümüzü heva ve heveslerden
Beni bana bırakma nisyanım var bilirim
Ne mümkün bilmek seni bildirmezsen kendini
Ruhundan üflediğin nişânım var bilirim
Sana ait gönlümü yalnız aşkınla doldur
Yolunda kurbân için tek cânım var bilirim
İlâhî gözyaşımı âteşine perde kıl
Kâfî gibi ne adım ne sânım var bilirim
Ekrem KAFTAN
ŞairŞemseddîn-i Sivâsî, Halvetiyye’nin ana kollarından biri olan Şemsiyye yolunun müessisidir. O, dönemindeki devlet erkânı ile özellikle padişahlarla olan münasebetleri sebebiyle siyasî; döneminde yavaş ...
Yazar: Yusuf HALICI
Her eylül ömrümüzden akıp gitmede hüzün,Bıraktığı hazlarla bize yetmede hüzün. İlkbahar aylarında budansa da kökünden,Sonbahar olur olmaz tâze bitmede hüzün. Önce zehrini sunup eylül rengi c...
Şair: Yusuf DURSUN
Âh o bâd-ı sabânın nefesine hasretizGönlünün cennet misâl kafesine hasretizZülfünün her ziyâı güneşe bergüzârdırSeherde sînemizde âh sesine hasretizGüller râyihasını eserken ondan alırGülizâra sunduğu...
Şair: Ekrem KAFTAN
Asıl adı İbrahim, lakabı Tâceddin olan Ahmedî, 14. yüzyıl Anadolu’sunda yaşamış şairlerden birisidir. Anadolu’nun 14. yüzyılda doğudan ve batıdan maruz kaldığı Moğol ve Haçlı taarruzları, döneme dair ...
Yazar: Hamit DEMİR