ŞEMS-İ TEBRİZÎ HAZRETLERİNDEN ÖĞÜTLER
“Güzel bir gülü, güzel bir geceyi, güzel bir dostu herkes ister. Önemli olan gülü dikeniyle, geceyi gizemiyle, dostu tüm derdiyle sevebilmektir. Bir gül kadar güzel ol; ama dikeni kadar zalim olma. Birine öyle bir söz söyle ki, ya yaşat ya da öldür; ama asla yaralı bırakma. Ey insan, Kaf Dağı kadar yüksekte olsan da, kefene sığacak kadar küçüksün. Unutma! Her şeyin bir hesabı var üzdüğün kadar üzülürsün. Hüzün taze tutar aşk yarasını. Yaramdan da hoşum, yârimden de… Hak yolunda ilerlemek yürek işidir, akıl işi değil. Sevmeye layık olmayanı hatırlayarak değerli etme! Dönmek mi istiyor, bir şans daha verme. Unutma! Sevgi yürekli olana yakışır. Otunu, suyunu bilmediğin gönüllerde koyun gütme! Yoksa ‘kaçırcağın keçilere’ çobanlık yapamazsın… Sığ suları en hafif rüzgârlar bile coşturabiliyor. Derin denizleri ise ancak derin sevdalar. Anladım ki, derin ve esrarengiz olan her şey susuyor. Anladım ki susan her şey derin ve heybetli. Diyorlar ki; “Dost acı söyler.” Acıyı söyleyene dost denilmez ki! Seni sevmeyen acı söyler dostun sana söyleyeceği acı dahi olsa senin canını acıtmayacak şekilde tatlı dille söyler. İlim üç şeydir: Zikreden dil, şükreden kalp, sabreden beden. İnsanoğlunun edepten nasibi yoksa insan değildir. İnsan ile hayvan arasını ayıran edeptir. Yaşarken anlayamadıkları değerleri, öldükten sonra anlamanın kimseye faydası yok. Sevdiğinizi dirileştirmenin yolu, hayatın tazeliğinde itiraf ve ifade etmektir. Sözler hakikat değildir, ağızdan çıkan seslerdir. Hakikati öğrenmek için söze değil yaşamaya ihtiyaç vardır.”
somuncueditor
YazarTalebelerine bir sohbet esnasında buyurdu ki: “Allahu Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de mealen buyurdu ki: ‘Ey iman edenler! Din uğrundaki eziyetlere sabredin ve düşmanlarınızla olan savaşlarda üstün gelmek ...
Yazar: somuncueditor
Bir ‘muazzez’ anne, bir sıkı tahsil, Çok zorlu bir hayat İkinci Ahmet, Hep yakın takipçi, hep faal tebdil, Etmemiş hiç rahat İkinci Ahmet… Salankamen kanlı gözyaşı yolu, Ordun...
Şair: Halil GÖKKAYA
Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi (k.s.) 22 Ramazan 1331/12 Ağustos 1914’te Pazartesi sabahı Darende’de doğdu.[1] Babası Şeyh-zâde sülalesinden es-Seyyid Hasan Feyzi Efendi’dir. Osman Hulûsi Efendi (k.s.)...
Yazar: Kadir ÖZKÖSE
Mustafa Takî Efendi, dünyanın her yerindeki Müslümanların sıkıntıları ve bu sıkıntıların çözüm yoları ile gerek siyasi gerek dinî konumu gereği ilgilenmiş son dönem âlimlerindendir. Bu hassasiyeti ger...
Yazar: Fatih ÇINAR