MALATYA SÖZLÜĞÜNÜ OKURKEN
Malcolm X filminden bir sahne hatırlıyorum: Malcolm X hapishanede yatmaktadır. Elinde bir sözlük. İngilizce sözlük bu. Malcolm X bu sözlüğü baştan sona okur. Zira rakibi tanımak için onun kültürünü tanımak gerekir. Bu kültür de büyük ölçüde sözlüklerde gizlidir.
Malcolm X filminden bir sahne hatırlıyorum: Malcolm X hapishanede yatmaktadır. Elinde bir sözlük. İngilizce sözlük bu. Malcolm X bu sözlüğü baştan sona okur. Zira rakibi tanımak için onun kültürünü tanımak gerekir. Bu kültür de büyük ölçüde sözlüklerde gizlidir.
Bu sahne filmi seyrettiğim andan itibaren hiç aklımdan çıkmadı. Sözlüklere atfettiğim önem daha da fazlalaştı. Bu eserler sadece kelimelerin karşılıklarını vermekle kalmazlar. Bize binlerce yıllık bir devamlılığın ipuçlarını da sunarlar.
Ağız sözlükleri¸ meslek sözlükleri veya yerel sözlükler¸ bizde yöresel tadlar ve izlenimler bırakan gezilere benzerler. Onlara göz gezdirdiğimiz zaman farklı bakış açıları¸ sesler ve anlamlarla karşılaşırız.
Cemil Gülseren daha önce yayınladığı Malatya İli Ağızları (TDK Yay.¸ Ankara¸ 2000.) kitabının ardından¸ Darende esnafının gizli dili diyebileceğimiz Hazeynce sözlüğünü de bilim ve kültür hayatımıza kazandırmıştı. Cemil Gülseren'in son çalışması olan Malatya Sözlüğü de şehrin zengin ve kadim kültürünü sözlerle yansıtması bakımından önemlidir.
Malatya Valiliği Malatya Kitaplığı Yayınları Sözlük Dizisinin ilki olan eserin birinci baskısı Temmuz 2014'te yapıldı. Kitap büyük boy 230 sayfa. Kitabın birinci bölümünde kısaca Malatya'nın dil özelliklerine veriliyor. İkinci bölümde Malatya'nın etnik yapısı ve diyalektolojik durumu hakkında özlü bilgiler yer alıyor. Üçüncü bölümde fonetik¸ dördüncü bölümde morfoloji¸ kelime grupları¸ dualar¸ beddualar¸ deyimler¸ atasözleri¸ inanışlar¸ beyitler inceleniyor. Malatya Sözlüğü eserin beşinci bölümünü oluşturuyor. Eserin sonunda¸ sonuç bölümü ile kaynakça da bulunuyor.
Malatya çağlar boyu çok farklı dinlere ev sahipliği yapmış¸ farklı milletleri barındırmış¸ adının Hititçeden geldiğini bildiğimiz antik bir şehirdir. Osmanlı döneminden itibaren istikrarlı bir hayata kavuşan Malatya¸ tarihi boyunca önemli bir ulaşım ve ticaret merkezi olmuştur. Sözlükte yer alan kelimelerin çeşitliliği¸ etimolojik incelemesi de bu gerçeği doğrular niteliktedir.
Malatya'da kullanılan kelimelerin % 70'i Türkçe¸ 'si Arapça-Farsça kökenlidir. Kalan 'u da diğer dillerden geçmedir. Bunların içinde Batı dillerinden (İngilizce¸ İtalyanca¸ Latince¸ Fransızca asıllılar) olduğu gibi¸ Azeri ve Çağatay Türkçelerinden geçmiş kelimeler de bulunmaktadır. Aramice¸ Akadça¸ Grekçe¸ Hititçe gibi daha eski dillerden kalan kelimeler bile bulunmaktadır. Bunların hangi kelimeler olduğunu merak edenler¸ sözlükte görebilirler. Zaten bu sözlüğün asıl önemli olan tarafı da her kelimenin kökeninin incelendiği¸ etimolojik bir sözlük oluşudur. Bu özelliği¸ sözlüğü hem zenginleştirmiş hem de ona daha bilimsel bir hüviyet kazandırmıştır.
Sözlükteki kelimelerin yerel kaynaklara dayandırılarak tanıklandırılması¸ onu halkbilimi açısından da önemli hale getiriyor. Ayrıca sözlükte bulunan deyimler¸ beyitler¸ beddua ve duaların okunmasıyla¸ Malatya'nın mahalli kültürü hakkında da bilgi edinmek mümkün olmaktadır.
Cemil Gülseren'in Hocası Merhum Necmettin Hacıeminoğlu¸ Darende yöresinden birçok kelimeyi Derleme Sözlüğüne katmıştı. Cemil Gülseren'in de yaptığı çalışmalarla hocasının yolunda yürüdüğünü görüyoruz.
Bu vesileyle hocamız Prof. Dr. Necmettin Hacıeminoğlu'na rahmet dilerken¸ talebesi-hemşehrisi Cemil Gülseren'den de yeni çalışmalar bekliyoruz. Ayrıca bu önemli çalışma için Cemil Gülseren'i ve Malatya Valiliğini tebrik ediyoruz.
SÖZLÜKTEN:
Çerçi is. (T.) Hayvanın sırtında meyve karşılığında alışveriş yapan. T. < çarçur¸ DLT. Çarçu > çerçü > çer çi < ET. Çert ( küçük parça¸ kırıntı ) > çert çi > çerçi / Moğ. Car ses¸ bildiri'
İki çerçi bir eşeği yükleyemez. Çerçi eşeği gibi kokuyor. (Kokuya meraklı olan için. )
Çömçe¸ çomça¸ çemçe is. ( Far. ) 1. Kepçe¸ büyük tahta kaşık. 2. Alevi törenlerinde yemek dağıtan¸ aş bölen. < Far. Çamça / Kıpç. Çöm-çe / EAT. (Orta Türkçeden beri Oğuzca olarak geçer.) OT_DLT < çöm-(dolmak)-çe.
Çömçe tutan elim olsun¸ ocaklıkta yerim olsun. "Çömçüynen beyle kazanda bulamaç ederdik."-MİA.-C. Gülseren
Sökel sf. (T.) 1. Hasta. 2. Sakat. 3. Yorgun¸ düşkün¸ güçsüz. T. < EAT / (DLT) < OT < ET. Sök-el.
"Hiç kalmaz diye düştük kayguya / Bir sıkıntı düştü komşuya¸ köye
Mallar sökel düştü¸ gitmiyor suya / Kerem edüp ihsan eyle ağ yeli." - Esiri
İsa KOCAKAPLAN
YazarYavuz Sultan Selim’in kısa süren saltanatından sonra Osmanlı Devleti’nin başına geçen oğlu Kanûnî Sultan Süleyman da babası ve dedeleri gibi tasavvufa meyilli bir padişahtı. Hatta o tasavvufa meyli ba...
Yazar: Kadir ÖZKÖSE
1. DİLEDİĞİNE MADDÎ VE MÂNEVÎ NİMETLERİNİ BOL BOL VEREN, RUHLARI BEDENLERE YAYAN El-Bâsıt da bir şeyi yayan ve genişleten demektir. Yüce Allah'ın en güzel isimleri arasında yer alan ‘el-...
Yazar: somuncueditor
Kanûnî’nin küçük oğlu Selim, 28 Mayıs 1524’te İstanbul’da dünyaya geldi. Annesi Hürrem Sultan, saray içinde sözü geçen, etkili bir kadındı. Saray kadınlarına ve hizmetkârlara, Şehzade Selim’in terbiye...
Yazar: İsmail ÇOLAK
Sultan I. Ahmed, 18 Nisan 1590 günü Manisa’da doğdu. Babası Sultan III. Mehmed, annesi Handan Sultan’dır. Çok mükemmel bir tahsil gördü. Arapça ve Farsçayı mükemmel derecede konuşurdu. Ok atmak, kılıç...
Yazar: Kadir ÖZKÖSE