HZ. İSMAİL ALEYHİSSELAM
İsmail (a.s.) Şam’da dünyaya geldi, babası İbrahim (a.s.) annesi Hacer Hanım’dır. İbrahim (a.s.) Hacer Hanım’la Mısır’da evlenmiş daha sonra da İsmail (a.s.) dünyaya gelmiştir. Bu doğum daha sonra çeşitli aile sorunlarına sebebiyet verince İbrahim (a.s.) Hacer’le oğlunu Mekke’ye götürmüştür. Mekke o yıllarda çok ıssız ve yollardan da uzak bir yerdeydi. Onların oraya yerleştirilmesi Allah’ın emri ile olunca güzellikler de zamanla oluşmaya başladı. Hacer Hanım, bol sulu bir kuyu olan Zemzem’i buldu. Suyun etkisi hemen çevrede görülmeye başladı. O bölgeden geçmekte olan kervanlar su etrafında konaklamaya başladılar ve bazıları da oraya yerleşmek için Hacer Hanım’dan izin istediler. İnsanların oraya yerleşmesi ve sınırlarının belli olması dolayısıyla bu topraklara Mekke adı verildi. Harem diye de adlandırıldı. Allah’ın emirlerine teslimiyetin zirvesi sayılan kurban hadisesi, İbrahim (a.s.) ile oğlu İsmail (a.s.) arasında geçti. Tam bir teslimiyetle boyun eğmenin mükâfatı bir koç oldu. Kur’an-ı Kerim bu önemli olayı Saffat Suresi 100-103. ayetlerde detaylı şekilde anlatır ve bizlerin de ders alması istenir. İsmail (a.s.) ilerleyen yıllarda büyüdü, geçimini temin etmek için çeşitli işlerle meşgul oldu. O zamanlara kadar yapılmayan at evcilleştirmede ustalaştı, bu sayede zengin oldu ve insanların da beğenisini kazandı. Kenan diyarından tekrar Hicaz’a dönen İbrahim (a.s.) Kâbe’yi inşa etti bu çalışmasında İsmail (a.s.) babasına yardım etti ve bu günkü Kâbe’nin şekli onların eliyle ortaya çıktı. Cebrail (a.s.) hac farizasının detaylarını baba-oğula gösterdi, onlar da insanları hacca davet ettiler. Kâbe ilk defa İsmail (a.s.)’ın eliyle örtüyle kapatıldı. Kur’an-ı Kerim İsmail (a.s.)’dan şu özellikleriyle bahseder; itaakar, sabır ve sebat sahibi, sözünde durur ve görevlerini ihmal etmez, günahkarlara karşı adil, ibadetine düşkün, namazında niyazında, fakirleri gözetir, ailesine karşı müşfik. İşte insanların her zaman taşıması gereken özellikler, insanı adam eden bu sıfatların peygamberlerde tecelli etmesi hepimizin dikkatini çekmektedir. Kalabalık bir ailesi olan İsmail (a.s.) uzun ve bereketli bir ömür sürdü vefat edince mübarek naaşı Kâbe’nin hemen bitişiğinde bulunan Hicr’e annesi Hacer’in yanına gömüldü.
Ali BÜYÜKÇAPAR
YazarSevgili çocuklar;Güz vakti denilen aylara ulaştık. Üçer aylık sürelerle adlandırılan bu zaman dilimi bu günün insanlarına göre farklı gelebilir, çünkü yaşadığımız asırda vakitleri öyle küçük parçalara...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR
Eyüp (a.s.) oğlu Bişr diye bilinir. Adı üzerinde farklı görüşler olmakla birlikte genel kanı onun Eyüp Peygamber’in oğlu olduğu hakkındadır. “Kefalet sahibi, kısmetli, nasipli” gibi bir manaya gelir...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR
Sevgili yavrularım;Hayat denilen uzun ince yolun başındasınız, neler görecek neler yaşayacaksınız. Dün denilen vakitleri yaşayan büyükleriniz bugün o vakitleri nasıl da anıyorlar değil mi?“Ömür göz aç...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR
Davut (a.s.)’ın oğludur. Kenan diyarındaki başarılarından dolayı hakkında sayısız efsaneler çıkartılan ulu bir peygamberdir. Küçük yaşından beri yöneticiliğe kabiliyeti belli olmuş, verdiği hükümlerl...
Yazar: Ali BÜYÜKÇAPAR