Esmâü’l-Hüsnâ: Es-Samed
Tek samed, Allah (c.c.)’tır. O, biriciktir; her şey O’na aittir, her şeyin yegâne mercii ve maksûdu O’dur. Gerçekte en mükemmel ve tek samed O’dur. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de, Yüce Allah’ın en güzel isimleri arasında yer alan es-Samed şöyle geçer: “De ki: O, Allah’tır, bir tektir. Allah Samed’dir (Her şey O’na muhtaçtır; O, hiçbir şeye muhtaç değildir).”
Yerine göre es-Samed, Yüce Allah’ın selbî sıfatları arasında sayılır. Bu mânâda yemeyen, içmeyen, kendisine âfet ârız olmayan, kendisinde hiçbir kusur ve ayıp bulunmayan, yaratılmışlardan hiçbirinin sıfatıyla sıfatlanmayan, bâkî ve dâimi olan O’dur.
Diğer taraftan, es-Samed, Yüce Allah’ın sübûtî sıfatları arasında da yer alır. Herkesin, ihtiyaçlarının giderilmesinde, ellerini kaldırıp gönlünden geçirdiklerini diline dökerek yalvardığı, talepte bulunduğu Yüce Varlık, kemâl sıfatlarla muttasıf olan Allah’tır; O’ndan başka maksûd, mâbûd ve matlûb yoktur; O, şerefinde mükemmel olan eş-Şerîf, azametinde mükemmel olan el-Azîm, hilminde mükemmel olan el-Halîm, nihâyetsiz zenginliğinde mükemmel olan el-Ganî, ilminde nihâyetsiz el-Alîm, hikmetinde zirve olan el-Hakîm’dir; bütün şeref ve azamet çeşitlerinin en mükemmeli sadece ve sadece kendisine özgü olan yegâne varlık, Allah (c.c.)’tır.
Es-Samed, herkesten müstağnî ve herkes kendisine muhtaç. Bütün sıfatlarında ve işlerinde kâmil; rağbet edilen şeylerde istenen, musîbetlerden sığınılan, mağlup olmayan gâlip, dilediğine hükmeden, dilediğini yapan, kullarının üzerine egemen ve vahdaniyyet sıfatıyla muttasıf olan; her türlü ayıptan, her türlü kusurdan berî olan, mağlup olmayan, mağlup eden. Yüce Allah’ın hükmünü kontrol edecek, icraatını engelleyecek başka bir güç ve otorite yoktur.
Es-Samed; boşluğu, eksiği ve ihtiyacı olmayan, muhtaç olanların ihtiyaçlarını gören, yemeyen, içmeyen, ama yediren, içiren O’dur.
Es-Samed; ölümsüz, diri olan, miras bırakmayan. Çünkü O, doğmadı ki ölsün. Ölen bir varlık değil ki geride miras bıraksın. O, ne ölür ne de miras bırakır. “O’ndan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır. (Kimsenin çocuğu değildir).”
Mükellef varlık olan bizlerin Yüce Allah’ın bu güzel isminden çıkaracağı birçok öğüt ve hikmet dersi vardır. Bir defa, hepimiz ilâhî teklife muhâtap olan sorumlu varlıklarız. Samediyyet ve vahdaniyyet sadece Allah’a mahsustur. Her sorumluluk sahibi mü’min bunu bilmelidir.
İnsan, her yönüyle muhtaç bir varlıktır. Eğer insan, elini ve dilini iyilik yolunda insanların ihtiyaçlarının karşılanması için kullanırsa, es-Samed isminden nasibini almış olur. Bununla birlikte mutlak Samed, bütün ihtiyaçlarda kendisine müracaat edilen Yüce Allah’tır. Herkes O’na muhtaçtır, O ise kimseye muhtaç değildir.
Editör
YazarMahalle; bir kentin, bir kasabanın veya büyükçe bir köyün, yönetim bakımından bölündüğü, çeşitli yapı birimleri ve insan topluluklarından oluşan en küçük parçası olarak tanımlanır. Bu tanım, mahalleyi...
Yazar: Editör
Fatih Sultan Mehmed, Osmanlı İmparatorluğu'nun icraatları ve askerî dehasıyla öne çıkan padişahlarından biridir. 1432'de Edirne'de doğan Fatih Sultan Mehmed, hem Batı hem de Doğu kültürü eğitimi alara...
Yazar: Editör
El-Bâtın: Zâtı Ve Mâhiyeti İtibariyle Akıl ve Duyulardan Gizli OlanBâtın, batn kökünden gelir. Sırtın tersine ve her şeyin iç kısmına denir. Duyu organlarıyla kavranan şeylere zâhir, duyu organlarının...
Yazar: Editör
Muhteris ellere bırakma biziEhl-i dile yârân eyle ya RabbiDünyada ukbâda hiç yakma biziHabîbine ihvan eyle ya RabbiGünahın hududu gökleri aştıŞeytan da insan da yolunu şaştıDünya çukurunda zulme bulaş...
Şair: Ekrem KAFTAN