Doğruluktan Ayrılmamak
Sevgili çocuklar;
İslâm dini doğruluğa çok önem vermiştir. Peki, nedir doğruluk? Doğru bir insan olmak için neler yapmalıyız? Doğruluk; doğru olma, ikiyüzlülükten uzak durma, dürüstlük gibi anlamlara gelir. Bir olay karşısında, iyi veya kötü davranışlar gösterebiliriz. İçimizde bir ses, bizi iyiliğe çağırır. İyi davranışlar göstermemizi ister. Kötü davranışlar yaptığımız zaman, bize pişmanlık duygusu verir. Bizi, iyiliğe, doğruluğa çağıran bu sese vicdan diyoruz.
Doğruluk, vicdanımızın sesine kulak vererek hareket etmektir.
Doğruluk; toplumda kardeşlik, dostluk, sevgi ve saygı, adalet, acıma duygularını geliştirir. Yüce dinimiz, kişinin, düşünce, söz ve davranışlarında doğru olmasını istemektedir.
Doğruluğun karşıtı, yalancılık, ikiyüzlülüktür. Bunlar, toplumda sevgi, saygı ve güveni sarsan, çirkin huylardır.
İnsan, toplumda söz ve davranışları ile değerlendirilir. Doğru sözlülükle ve doğru davranışlarla toplumda yerimizi almalıyız.
Doğruluk, önce içimizde gerçekleşmelidir. Konuşmada, davranışlarda, ölçü ve tartıda, her şeyde doğru olmalıyız.
Yüce Allah’ın emir ve yasaklarına uymak, doğru düşünmemizi sağlar. Doğru düşünme, inanç ve düşüncelerimizin doğru olmasıyla belirir.
Kimi insanlar, inançlarını sağlam temellere oturtamadıkları için doğruyu bulamazlar. Doğru düşünmenin bir önemli şartı da, bilgili olmaktır. Bir konuda doğru karar vermemiz, o konu ile ilgili bilgileri bilmemize bağlıdır. Yanlış bilgiler, doğruyu bilmemizi ve bulmamızı engeller.
İlk emri “Oku!” olan dinimiz, tüm insanlara öğrenmelerini ve öğrendikleriyle doğruyu bulmalarını emretmektedir.
İyi bir Müslüman, sözü özüne, özü sözüne uyan insandır. O, konuşurken doğruyu söyler. Verdiği sözü yerine getirir, yapamayacağı iş için, söz vermez.
Peygamberimiz, doğru sözlü olmayanlar hakkında; “Münafığın alâmeti üçtür. Konuştuğu zaman yalan söyler, verdiği sözü yerine getirmez, emanete (kendine verilen bir sır veya eşyaya) ihanet eder.” der.
Her zaman doğruyu söylemeliyiz. Yaptığımız bir hatayı, “Ben yapmadım!” diyerek inkâr etmek ya da bir başkasının üzerine atmak, çirkin bir davranıştır. Hele hele, mahkemelerde yalancı şahitlik yapmak, yalan yere yemin etmek, insanlığa sığmaz. Bu durumda, haklı ile haksızı ayırmak mümkün olmaz, ortaya adaletsizlik çıkar.
Hiç yalan söylemeyen, kendisine teklif edilen bütün ödüllere rağmen, doğruluktan ve doğru sözlülükten ayrılmayan Peygamberimiz’e “Muhammedünü’l-Emin/Güvenilir Muhammed” denildiğini biliyoruz.
İyi bir Müslüman, Peygamberimiz’in; “Doğru sözlülük iyiliğe, iyilik de cennete götürür.” sözünü unutmaz, doğru sözden, iyilikten ayrılmaz.
Sırrı ER
YazarSevgili çocuklar;Arkadaşınız var mı diye sormayacağım; az veya çok ama mutlaka vardır. Hele sizin gibi akıllı, çalışkan, sevimli çocukların arkadaşları çok olur.Çocukların dünyasında oyun ve arkadaşla...
Yazar: Sırrı ER
Kitabın adı: Canım Ramazan Yazar: Elif Günaydın Resimleyen: Murat Tanhu Yılmaz Yayınevi: Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları Yayın yeri ve yılı: Ankara/2023 Sayfa sayısı: 24&n...
Yazar: Sait ÖZER
Beş-on gün önceydi. Her zamanki alışkanlığımla sabah erkenden evden çıkmıştım. Yıkılmamak için ayakta durmağa gayret eden eski ve bakımsız evlerin saçaklarının altından yürüyordum. Bana âdeta yol göst...
Yazar: Sırrı ER
Sevgili çocuklar;Çocukluğumdan beri bildiğim ve sevdiğim bir çocuk şarkısı vardır: Öğretmenim, canım benim, canım benim/Seni ben pek çok, pek çok severim/Sen bir ana, sen bir baba/Her şey oldun artık ...
Yazar: Sırrı ER