Dîvân-ı Hulûsî-i Dârendevî’nin Nesre Çevirisi
Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Hazretleri’nin eseri Dîvân-ı Hulûsî-i Darendevî’nin nesre çevrisi tamamlanarak Nasihat Yayınları tarafından yayımlanarak raflardaki yerini aldı. Büyük emek ve göz nuru harcanarak hazırlanan eser Prof. Dr. Nihat Öztoprak Hocamızın özel gayretleriyle kaleme alındı. Hulûsî Efendi huzur ikliminde Allah ve peygamber sevgisiyle yoğrulmuş, vatan ve millet derdiyle dertlenmiş olarak yazdığı şiirlerin bir zâhirî bir de bâtınî anlamı vardır. Esas olan onun şiirlerindeki batını anlamdır. Bu ise saklı, örtülü ve gizlidir. O batına da ancak zahirden yol bularak ulaşılabilir. Hulûsî Efendi (k.s.) şiirlerinin anlaşılmamasından zaman zaman üzüntü duymuştur. Bizzat kendisinin anlattığı şu hadise bu hususa güzel bir örnektir: “Oğul! Yeni yazdığımız ‘Ey sevgili Allâh’ım/Rûhum seni saracak/Âriyet’ten kafesi/Toprak olup kalacak.’ (194-1) şeklinde bir şiirimiz var. Bazı edebiyatçılar anlayamadıkları için eleştirmişler. Buradaki ‘ruhum saracak’ ifadesini kabul edememişler. Nasıl olur da küçük olan şey, büyüğünü sarar demişler. Oğul sen babana sarılıyorsun, meselâ bir ağaca sarılırsın. Ağacı kavrayamazsın geniş olduğu için, onu sarmış olmazsın, fakat sarılmış olursun. Biz de hâşâ, ‘Ruhum seni sarıyor.’ dememişiz, ‘Ruhum seni saracak.’ demişiz. Oğul Cenab-ı Allah bir âyet-i kerimede şöyle buyuruyor: ‘Allah’ın ipine sımsıkı sarılın.’, peki burada bahsedilen Allah’ın ipi küçük mü?” Eserin takdim bölümünde eserin kaleme alınmasındaki zaruret şu şekilde ifade edilmiş: “Hulûsî Efendi (k.s.)’nin şiirlerinin anlamlarının ortaya konması böylece günümüz insanıyla onun şiirleri arasında köprü kurulması zaruret hâlini almıştı. Bunun için ise alanın uzmanından yardım almak, işi ehline emanet etmek gerekiyordu. Bu maksatla Prof. Dr. Nihat Öztoprak’tan Hulûsî Efendi’nin şiirlerinin nesre çevirisi talep edildi. Teklifimizi kabul eden akademisyen, ilim erbabı Nihat Öztoprak Bey uzun süren yorucu ve titiz bir çalışma sonucu nesre çeviriyi tamamladı.” Yine eserin yazarı Nihat Öztoprak Hocamız da bu durumu şu ifadelerle dile getirmiştir: “Hulûsî Efendi Dîvânı’nın nesre çevirisi iki ihtiyaçtan doğmuştur: Birincisi, şiirlerinin daha iyi anlaşılması veya yanlış anlaşılmaması; ikincisi, şiirlerinin farklı dillere çevrilmesinin kolaylaştırılmasıdır. Hulûsî Efendi her ne kadar yakın dönem şairi ise de şiirleri mana, tarz, üslup ve şekil olarak eskinin devamı olduğu için ayrıca muhtevası, dili, anlamı itibariyle eski ve yeni hususiyetler taşıdığı için günümüz insanı tarafından anlaşılması zordur. İçerisinde dîvân, tasavvuf ve halk edebiyatının mecaz, sanat, estetik anlayışını barındırması da bu şiirlerin anlaşılmasını zorlaştıran diğer sebeplerdendir. Hulûsî Efendi’nin de sağlığında serzenişlerinden biri şiirlerinin anlaşılmamasıdır. Günümüz insanının bu bilgi ve sanat anlayışına sahip olmaması sebebiyle zaman geçtikçe bu yara daha da derinleşti ve anlayanların sayısı azaldı. İşte bu sebeple Hulûsî Efendi’nin hayrü’l-halefi olan Hamid Hamideddin Ateş Efendi babasının şiirlerinin nesre çevirisini tarafımızdan talep etti. Bu zor ve mesuliyetli görevi omuzlarımıza yükledi. Vazifeyi aldıktan sonra Hulûsî Efendi’yi daha iyi tanıyabilmek ve şiirlerindeki muradı anlayabilmek maksadıyla önce onun hayatını yazılı metinlerden tekrar okuduk, inceledik, notlar aldık. Bunlarla yetinmeyerek başta çok kıymetli mahdumu ve halefi Hamid Hamideddin Ateş Efendi olmak üzere, isimlerini sayamadığım pek çok onu tanıyan, bilen ve seven değerli ihvandan hatıralarını topladım. Onu ve şiir anlayışını belli bir seviyede kavradıktan sonra bu bilgi ve birikimle nesre çeviriyi gerçekleştirdim.” Yapılan işin gerçekten zor olduğunu, şairini şiirindeki gerçek mananın ne olduğunu anlayıp onu kaleme almanın kolay olmadığını ifade eden yazar sözlerini; “Nesre çeviri zor ve mesuliyetli bir iştir. Şairin kastını anlamak, onu tam olarak yansıtmak kolay değildir. Bu sebeple Hulûsî Efendi’yi tanıyanlar, onun şiirlerine vakıf olanlar ve alanın uzmanları yapılmış olan nesre çeviride noksan, yanlış veya çelişki bulabilir. Manzum bir metni nesre çeviri ve şerhe kalkışmak biraz cüretkârlıktır. Cüretimizin Hulûsî Efendi’nin şiirlerinin anlaşılmasına katkı sağlamak olduğunu belirtmek isteriz. Ayrıca biz bu noktada nesirde yer alan anlayışların bize ait olduğunu hatırlatmak isteriz. Aynı beytin bir başkası tarafından farklı şekilde nesre çevrilmesine saygı duyarız.” şeklinde tamamlamış. Beş bölümden meydana gelen bu kapsamlı çalışmanın birinci bölümünde Hulûsî Efendi (k.s.)’nin hayatı ve eserleri tanıtıldı. İkinci bölümünde edebî kişiliği çok geniş bir şekilde değerlendirildi. Üçüncü bölümde Dîvân'ın şekil ve muhteva incelemesi yapıldı. Dördüncü bölümde Dîvân'ın metni ve nesre çevirisi verildi. Şüphesiz elinizdeki bu çalışmanın en önemli bölümü dîvân metnini ve nesrini ihtiva eden dördüncü bölümdür. Ancak şiirlerinden hareketle hazırlanan edebî kişiliği ve Dîvân'ın şekil ve muhteva incelemelerinin bu zamana kadar yapılmış en geniş ve derli toplu çalışma olduğuna dikkat çekmek isteriz. Hulûsî Efendi (k.s.)’yi ve onun şiirlerini anlamak için bu bölümler mutlaka okunmalıdır. Beşinci bölümde ise dîvânda geçen tasavvufî kavramlar değerlendirilmiş; ayet, hadis ve Arapça ibareler bir araya getirilmiş ve anlamları verilmiş; alfabetik fihrist ve sözlükle eser tamamlanmıştır. Nasihat Yayınları
Yusuf HALICI
YazarAyçiçeği tarlaları ve meyve bahçeleri ile bezeli olan Tekirdağ'da kiraz ve üzüm olukça ünlüdür. Hem Marmara hem de Karadeniz’e kıyısı olan Tekirdağ Türkiye’nin en özel şehirlerinden biridir. Kilometre...
Yazar: Yusuf HALICI
Dünyanın en ilginç yeryüzü oluşumu ve peribacalarıyla ünlü olan Nevşehir, UNESCO Dünya Mirasları Listesi'ne girmeyi başaran Göreme Açık Hava Müzesi, Üç Güzeller, Ihlara Vadisi ile Derinkuyu, Örentepe,...
Yazar: Yusuf HALICI
Sultan Vahdeddin içinde bulunduğu şartların zorlamasıyla vatanı terk etmek zorunda bırakılmıştır. Bir iç savaş çıkmaması, devletin ve hanedanın onur ve itibarını korumak amacıyla hicret etmiştir. Onu ...
Yazar: Bekir AYDOĞAN
Evvel’e Yoculuk; İrfan, Felsefe, Edebiyat KonuşmalarıGerçek sevgi her daim ter ü taze solmayan bir çiçektir. Dönüşen, değişen, daha doğrusu oluşmaya çalışan şeyler aşkın nesnesi olamazlar. Eğer olur d...
Yazar: Yusuf HALICI