DARENDE SOMUNCU BABA TANITIM MERKEZİ
Somuncu Baba Külliyesi içerisinde 25 Haziran 2005 tarihinde açılan Darende Somuncu Baba Tanıtım Merkezi 250 m2 kapalı alana sahiptir. Tanıtım Merkezi iki ana kısımdan oluşmaktadır.
Somuncu Baba Külliyesi içerisinde 25 Haziran 2005 tarihinde açılan Darende Somuncu Baba Tanıtım Merkezi 250 m2 kapalı alana sahiptir. Tanıtım Merkezi iki ana kısımdan oluşmaktadır.
1. Kısım: Tanıtım merkezinin giriş kısmından itibaren başlayan bu bölümde¸ Darende ilçesini tarihi ve kültürel yönleriyle anlatan bilgiler ve fotoğraflar bulunmaktadır. Ayrıca¸ Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı üyelerinden¸ Darende halkından ve çeşitli gönüllüler tarafından getirilen çeşitli eşyalar sergilenmektedir. Bu kısma yerleştirilen plazma ekran ile Darende ve Vakıf çalışmaları ile ilgili bilgiler gelen ziyaretçilere sunulmaktadır. Alan içinde 13 tane kapalı stant bulunmaktadır. Bu stantlarda Darende ve çeşitli yörelerden getirilen eşyalar sergilenmektedir. Stantların 9 tanesi cam malzeme ile kapatılarak korunurken 4 tanesi açık bırakılmıştır.
1. Stant: Erkek kıyafet ve eşyaları¸
2. Stant: Bayan kıyafet ve eşyaları¸
3. Stant: Tartı ve ölçü aletleri¸
4. Stant: Semaverler¸
5. Stant: Silahlar ve kılıçlar¸
6. Stant: Elektronik ve mekanik eşyalar¸
7. Stant: Kayısı ve kayısı ürünleri¸
8. Stant: Tarım aletleri ve dokuma aletleri¸
9. Stant: Darende şark odası kültürü¸
10. Stant: Darende mutfak kültürü¸
11. Stant: Darende mutfak eşyaları¸
12. Stant: Antep işi koltuk takımı¸
Bu kapalı stantların yanında yapılan cam kutular içerisinde de çeşitli dönemlere ait paralar¸ tarihi eşyalar sergilenmektedir.
2. Kısım: Somuncu Baba ve Es -Seyyid Osman Hulusi Efendi özel odası sergi bölümü planlanmıştır. Henüz tamamlanamayan bu kısmın tamamı ahşap olarak tasarlanmıştır. Bu kısımda manevi ve tarihi değeri olan bir kısım eşyalar sergilenecektir.
Tanıtım merkezimizin bu fiziki ve teknik bilgilerine ilave olarak ¸bu mekanın insanlara yaptığı hitaba ve etkilerine de değinmek gerekir.
Salonun kapısından içeri girerken¸ günümüzden geçmişe doğru bir yolculuğa çıktığınızı hissediyorsunuz.
İçerideki bütün eşyaların her yaştaki¸ cins ve meslekteki insanlara ayrı ayrı hitapları ve etkileri var. Genelde orta yaş ve üzeri insanımızda birçok anıların canlanmasına neden olan eşyalar¸ hemen oracıkta hatıraların anlatılmasına vesile olurken¸ dinleyenlerin ilgisini çekerek geçmişe doğru nostaljik bir geziye çıkarıyor. Burada bütün insanlar kendinden bir şeyler buluyor ve gördükleriyle adeta bütünleşiyor.
Eski mutfak eşyaları¸ kadın giysileri¸ takılar¸ fes başlıkları¸ dikiş makineleri ve beşikler yaşlı anne ve nineleri geçmişteki anılarına götürürken¸ torunlar ve genç kızlarımızda da büyük bir hayranlığın oluşmasına neden oluyor. Eski erkek giysilerinin¸ silahların¸ tarım¸ dokuma ve marangozluk aletlerinin yaşlı amcalardaki etkisi gerçekten görülmeye değer. Bu görülmeye değer eşyalardan olan¸ Zengibar kalesi civarında bulunan ok ucu¸ insanı yüzyıllar öncesine götürüyor. O devirde ecdadımızın yapmış oldukları cenkleri gözümüz önüne getiriyor. Hele hele gaz lambası ve lükş daha 20 yıl öncesine kadar birçok kasaba elektirik nedir bilmezken¸ işte bu gaz lambası başında ders çalışıp okul bitirenler torunlarına;"İşte bak evladım biz bu günlerden geldik." diyor. Bir yaşlı amcamızın çocuklara harman yabasıyla ilgili bilgileri ve anılarını anlatışı zevkle dinleniyor. Bürokrasiden emekli bir memuru¸ teknoloji reyonundaki eski daktilo ve hesap makineleri geçmişe götürürken yanındakilere; " Size ne var. Şimdi her şey bilgisayarla hallediliyor. Siz şu daktiloya bir şerit bile takamazsınız." diye takılmasına neden oluyor. Tanıtım Merkezindeki gramofon ve lambalı radyoları gören biraz yaşlıca insanlarımız¸ eski plakları ve ses sanatçılarını¸ radyolardan dinledikleri Kore haberlerini¸ yayınlanan "Yurttan Sesler" programlarını anlatırken; Muzaffer Sarısözenleri¸ Şahin Gültekinleri¸ Nida Tüfekçileri¸ Hacı Taşanları¸ Malatyalı Fahri Kayahanları ve daha nicelerini rahmet yad ediyorlar. Semaverler¸ etrafında Osman Hulusi Efendi ile sürülen sohbet devranlarını ve içilen demleri hemen günümüze taşıyıveriyor. Osman Zontul'un körüklü fotoğraf makinesinin önünde eski verilen pozlar canlandırılmaya çalışılıyor.
Panolardaki ilçemizde bulunan tarihi eserleri gösteren fotoğraflar ve dev ekranda izlenilen Darende tanıtım "CD" si insanımıza ilçelerini yeniden tanıtırken¸ dışardan gelenlerin de Darende'ye büyük bir hayranlık duymalarına vesile oluyor. Yaşlı ve orta kuşak insanımız meslek¸ sosyal hayat¸ aile ve eğitim panolarındaki fotoğraflarda tanıdık yüz ve şahsiyetleri ararken görülen birçoğu ahrete göç etmiş tanıdık çehreler duyguların kabarmasına ve gözlerin yaşarmasına sebep oluyor. Bu panolardaki fotoğraflar¸ Darendeli genç nesillere büyük dedelerinin ve nenelerinin giyim kuşamını¸ dışarıdan gelen ziyaretçilere ise kültürümüzü tanıtıyor.
Vakıf hizmetlerinin tanıtıldığı pano ve sergiler¸ birlikten nasıl güç doğabileceğini¸ kalbi "Halka hizmet¸ Hakka hizmettir." inancıyla gönlü insan sevgisiyle dolu¸ hizmet ehli ve aşığı insanların neler yapabileceğini gayet açık şekilde göstermektedir.
Vakfın kurucusu Osman Hulusi Efendi'nin ve hizmetlerinin tanıtıldığı panolara bakanlar¸ onun ilim ve irfana ne derece önem verdiğini¸ çok yönlü kişiliğini görüp büyük bir şaşkınlık ve hayranlıkla takdirlerini dile getirirken¸ fotoğraflarındaki müşfik duruşun cazibesine kapılarak¸ bakışlardaki şefkat deryasına dalıp kendilerini onların evlatları gibi hissettiklerini dile getirmeleri¸ kimilerinin gözlerinin dolmasına sebep oluyor.
-------------------------------------------
ALİ AKÇAY
Tanıtım Merkezini gezen kişiler¸ Somuncu Baba Külliyesinde yapılan tadilat çalışmalarıyla geldiği en son durumundaki haşmetli görünümüne¸ Vakıf Genel Merkez binasının mimari zerafetine ve Sayın Vakıf Başkanı H. Hamidettin Ateş beyefendinin güven ve umut veren fotoğrafına bakıp; "Allah bu hizmetleri yaptıranlardan¸ hizmet edenlerden¸ maddi ve manevi destek olanlardan razı olsun." diyerek çıkıp giderlerken¸ bazıları ziyaretçi defterine duygu ve düşüncelerini yazmayı da ihmal etmiyor. Bunlardan bazılarını ziyaretçilerimizin yüksek müsaadelerine sığınarak sizlerle paylaşmakta fayda vardır.
25 Haziran 2005
Bismillahirrahmanirrahim
Darende’ye¸ Darendelilere bağlanmamak elde değil. Bu güzel insanlarla kısa süreli beraberliğim bir ömür sürecek muhabbete maya olacağını biliyorum. Ruhaniyet ile latifleşen bu mekânda duyguları ifade edebilmek mümkün değil.
Gönül mülkünün sultanları ile bu limandan selamlaşmak ne devlet. Kendimi çok bahtiyar bir insan olarak görüyor¸ Darende’nin fahri sâkini gibi hissediyorum.
Aşk ile / Ömer Lütfi Mete
Yazar/Senarist
17 Temmuz 2005 Darende
Maneviyat üstadlarının mukim olduğu bu güzel belde-i tayyibeyi ziyaret imkânını lütfettiği için Yüce Rabbime sonsuz hamd ediyorum
Nevzat Pakdil / TBMM Başkan Vekili
24.06.2005¸ Darende
" Değerli Vakıf Yöneticileri¸
Öyle sanıyorum ki dünyada en önemli işlerden birisi¸ yaptığın işin en iyisini yapabilmek ve bunu halka en güzel şekliyle sunabilmektir. Bu hususta göstermiş olduğunuz başarıdan ötürü sizleri kutluyorum.
Ayrıca milli ve manevi değerlerimizi yeni nesillere en iyi şekilde aktarmış olmanız beni çok mutlu kıldı. Sizlere ve sizin gibilere bu zamanda büyük ihtiyaç var. Başarılarınızın devamlı olması dileğimdir."
İnş. Müh. Nuray ( ÖZDEMİR) PAKATCI
Ziyaretçilerin bu izlenimlerinden de anlaşıldığı gibi¸ tanıtım merkezi yeni nesillere geçmişimizin yaşantısını ve kültürünü tanıtırken¸ Milletimizin geçmişiyle bağlarının daha da güçlenmesini¸ geleceğe güvenli bir yolculuk yapmasını sağlayan köprü görevini yürütüyor.
Çok değerli Darendelilerin ve gönül dostlarının katkılarıyla oluşturulan bu güzide mekanın bu eserin oluşmasına şimdiye kadar katkıda bulunanlarla¸ bundan sonra bulunacaklara ve olumlu¸ yol gösterici eleştirileriyle uyaranlara teşekkür etmek bir borçtur. Teşekkürler Darende¸ Teşekkürler Darende'ye gönül verenler…
Neslihan ÇÖREKÇİ
Yazar“Hazret-i Peygamber (s.a.v) Efendimiz, muhtaç, zayıf ve fakirlere yardımı sever, nerede yardıma muhtaç kimse olursa onun yardımına koşar, ashabına bu hususta emirler verirdi. İyiliksever ve cömertti. ...
Yazar: Es-Seyyid Osman Hulusi Ateş Efendi
Sultan I. Ahmed, 18 Nisan 1590 günü Manisa’da doğdu. Babası Sultan III. Mehmed, annesi Handan Sultan’dır. Çok mükemmel bir tahsil gördü. Arapça ve Farsçayı mükemmel derecede konuşurdu. Ok atmak, kılıç...
Yazar: Kadir ÖZKÖSE
Osmanlı padişahlarının onuncusu, 89. İslâm halifesi olan ve “Muhteşem Süleyman” olarak anılan Kanûnî Sultan Süleyman 1494 (bir rivayete göre ise 1495)’te, babası Yavuz Sultan Selim’in sancakbeyi (vali...
Yazar: M.Nihat MALKOÇ
Ramazan ayının kalan yarısını idrak ederken, bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi’ni ve Ramazan’ın bitimiyle de bayramı yaşayacağız inşaallah. Bu mübarek günler, hayırların tavsiye edildiği ve mü’minle...
Yazar: Raziye SAĞLAM