ÇILGIN DEDEMİN ZAMAN MAKİNESİ İSTANBUL’DA
Kitabın adı: Çılgın Dedemin Zaman Makinesi İstanbul’da Yazar: Sara Gürbüz Özeren Yayınevi: Damla Yayınevi Yayın yeri ve yılı: İstanbul/2017 Sayfa sayısı: 96 Yaş aralığı: 8 İşlenen konular: İstanbul’un efsanelerle dolu tarihi… Bazen düşünüyorum da çocuklar, bir zaman makinem olsa ve ben o zaman makinesi ile hem geçmişe hem de geleceğe bir yolculuk yapsam. Acaba bizden önce yaşayan ve bizden sonra yaşayacak olan insanlar ne yapıyor, günlerini nasıl geçiriyor, keşke görebilseydim. Bilmiyorum sizin de aklınıza böyle şeyler geliyor mu? Acaba sizin bir zaman makineniz olsa geçmişte veya gelecekte hangi döneme gitmek isterdiniz, hangi şehirleri görmek ve kimleri tanımak isterdiniz? Böyle bir macera yaşamak mümkün. Nasıl mı? Elbette kitaplarla. Kitaplar bizi hem geçmişin hem de geleceğin bilinmezlerine doğru yola çıkarır. Onlar sayesinde görmediğimiz, hiçbir zaman da bu dünyada göremeyeceğimiz yerleri görürüz ve onlarca kişi ile tanışırız. Onlarla arkadaş oluruz. İşte sizin gibi okumayı ve araştırmayı çok seven Yavuz bizi böyle bir maceraya götürüyor. Onun mucit dedesi Prof. Akif Yurttançıkmaz’ın yaptığı Ertuğrul adındaki zaman makinesi ile İstanbul’un eskiden nasıl bir şehir olduğunu, nasıl yerleşim yeri hâline getirildiğini öğreniyoruz “Çılgın Dedemin Zaman Makinesi İstanbul’da” adlı kitapta. İstanbul’da bilimsel bir toplantı olacaktır. Bu toplantılara “sempozyum” deniliyor. Yavuz, dedesi Prof. Akif Yurttançıkmaz ve Akif Dede’nin asistanı/yardımcısı Orhan Abi dünyanın farklı yerlerinden gelen bilim adamlarına İstanbul’u gezdirecektir. Elbette onlar sadece İstanbul’un bugünü değil geçmişini de bilim adamlarına tanıtmak istemektedir. Böylece hazırlıklar tamamlanır ve Ertuğrul’un beş kişilik kapasitesi Pakistanlı bilim adamı Asaf ve Afganistanlı bilim adamı Emir ile tamamlanır. Bu beş kişilik ekip yola çıkar. Önce Milattan Önce 658 yılına giderler ve burada İstanbul’un ilk yerli halkı Meragalılar ile tanışırlar. Burada Yavuz yazacağı kitap için çok güzel efsaneler öğrenir. Meraga’da tanıştığı kendi gibi küçük arkadaşı Apollo onu bilge Kostas ile tanıştırır. Kostas, Yavuz’a önce Kral Byzas’ın hayatını anlatır. Bu bölümde çok enteresan şeyler yer alıyor. Mesela İstanbul Boğazı’nın eskiden adının –tabii efsaneye göre- “İnek Boğazı” olduğunu öğreniyoruz. Ardından Kostas Yavuz’a İskender ile Hükümdar Kaydefe’nin hikâyesini anlatır. Bu hikâyeden de Yavuz, Karadeniz’in sularının Akdeniz’e nasıl akıtıldığını öğrenir. Yavuz, bu gezide yedi tepeli olan İstanbul’un hangi tepelerden oluştuğunu Kral Konstantin’in yolunu takip ederek tanır. Hipodromda yapılan at yarışlarını seyrederler. Ayasofya Camisi’nin - tabii ilk yapıldığında kilise- nasıl yapıldığına şahit olurlar. Hele bir de kitapta “Yılan Saçlı Medusa” efsanesi var ki… Neyse çocuklar zaman makinesine binip Medusa’yı tanımak istemez misiniz? O zaman Yavuz sizleri bekliyor. İyi okumalar…
Sait ÖZER
YazarHer mevsimi bir başka güzeldir cennet vatanımızın. Yazı ayrı güzel, baharı ayrı güzel... Şimdi de kış mevsiminin eşsiz güzelliklerini hep beraber yaşıyoruz. Toprak ve ağaçlar kar tanelerinden oluşan b...
Yazar: Esra Elif ŞAHİN
Kayılıların Söğüt’e gelip yerleştiği yıllardı. İlk yaptıkları işlerden biri Kuyulu Mescid veya Ertuğrul Mescidi’ni yapmak oldu. Hemen faaliyete geçtiler. Hazırlıklar hemen tamamlandı. Kimisi para o...
Yazar: Mustafa AKGÜN
Sevgili Arkadaşlar! Kış mevsiminin gelişini elbisesiz kalan ağaçlardan öğreniyoruz, Üşüyen çiçekler ve otlar sararıp soluyor bu mevsimde. Hele de etrafı bembeyaz bir kar örtüsü bürüyünce “tamam art...
Yazar: Editör
Kitabın adı: DevletYazar: EflatunYayınevi: Karatay YayınlarıYayın yeri ve yılı: Konya/2020Sayfa sayısı: 183Yaş aralığı: 14+İşlenen konular: yaşlılık, zenginlik, bilgelik, cesaret, adalet…İlkçağ filozo...
Yazar: Sait ÖZER