ÇALIŞAN ANNENİN ÇOCUĞU
Annenin çalışması¸ çocuğun ruh sağlığını çeşitli faktörlere bağlı olarak etkiler. Dönem dönem ele alarak inceleyelim.
Annenin çalışması¸ çocuğun ruh sağlığını çeşitli faktörlere bağlı olarak etkiler. Dönem dönem ele alarak inceleyelim.
Süt çocuğu
Doğumdan sonraki ilk yılda¸ çocuğun ilgi ve şefkat ihtiyacı¸ anne sütü¸ her hafta aldığı kilolar kadar önemlidir. Çünkü bu dönemde bebek¸ yalnız olmadığı nı¸ etrafında güvenebileceği¸ sevildiğine ait hislerin ilk inançlarını filizlendirebileceği kimsenin olduğunu öğre necektir. Ayrıca 4-5 saat aralarla aldığı süt¸ anne ile bebek arasındaki sevgi birliğini güçlendirmektedir.
Bu dönemdeki sevgi ve ilgi eksikliği¸ ömür boyun ca doldurulamaz ve birçok belirti ve hastalıkların orta ya çıkmasına sebep olur. Yani ruh sağlığının temeli bu yaşta atılır.
Annenin ev dışında çalışmasından dolayı çocu ğundan uzak kalması¸ çocuğun ruhi gelişmesini aksa tabilir. Çünkü çalışan anne genellikle yorgundur¸ ev iş lerini halletmesi de gerektiğinden çocuğuna yeterince vakit ayıramaz. Oysa çocuğun ihtimam ve ilgiye ihtiya cı vardır. Başıboş ve disiplinsiz bırakılan çocuk kendi ni yalnız hisseder¸ ihtiyaç duyduğu anne-çocuk ilişkile rini geliştiremez. Bu durum çocuğun gelişmesine kötü tesirde bulunacaktır. Çünkü¸ başlangıçta çocuk herşeyi anne yoluyla öğrenir. Anne çocuğu¸ çocuk anneyi etkiler.
1-3 Yaş çocuğu
Bu yaşlarda çocuk¸ serbestleşmeye başlamıştır. Tuvalet terbiyesini almasının yanı sıra konuşmaya ve yürümeye de vakit gelmiştir.
Bu dönemde¸ çok hareketli olduğundan zarar ve yanlış bilmeden davranışlarda bulunur. Bu yüzden an nesine ihtiyacı büyüktür. Annesinin sözleriyle¸ engelle meleriyle¸ sevgisiyle bunların doğru olanını öğrenir.
Çalışan anne ve çocuğu için zorluk büyüktür.
Oyun çocuğu
3-6 yaşlardır. Konuşkan¸ hareketli ve hayat dolu dur. Devamlı sual sorar. Bu dönemin belirgin özelliği¸ anne-babayı taklit ve onlara benzeme çabasıdır. Bu yüzden anne ile yeterince beraber olmamasının zararı nı çeker.
Ayrıca cinsel kimliğin oluştuğu dönemdir. Erkek çocuk babayı¸ kız çocuk anneyi taklit ederek cinsiyet lerini öğrenirler. Annenin çalışması ile erkek-kadın rol lerinde bir değişme olursa¸ çocukta cinsiyet bozukluk ları oluşabilir.
İlkokul dönemi
Özellikle öğrenim hayatının ilk yılında¸ aileden ko pup başka ortama atıldığı için çocuğun ders yaparken yardım ve kontrole¸ hiç değilse destek ve ilgiye ihtiyacı vardır. Ayrıca¸ çocuk okul dönüşü dertleşebileceği okulda olanları anlatabileceği¸ birini arar. Bu dönemde çocuk şefkat gösterileri kadar¸ annesinin okul durumu ile ilgilenmesini bekler. Bu ilgi çocukta başarılı olma arzu ve çabasını artırır¸ aksi halde başarı düşer.
Annesi çalışan ve çalışmayan çocukların başarı durumu kıyaslandığında¸ ikincilerin daha başarılı ol dukları görülmüştür. Ayrıca anneleri çalışan çocuklar¸ okulda daha silik ve çekingen davranmaktadırlar. Bu nun sebebi annenin çalışmasının meydana getirdiği vakitsizlik¸ ilgisizlik¸ yorgunluk gibi durumlardır. Ço ğunluğu okul dönüşü kendilerini karşılayan¸ dertlerini dinleyen¸ okul durumunu merak eden bir anneden mahrumdurlar.
Çocuk ağlıyorsa
Çocuk yalnızca mutsuz olduğu için ağlar. Ağladı ğında yanına gidip¸ onu neyin rahatsız ettiğini bulma ya ve rahatlatmaya çalışmak lâzımdır. Yoksa güven duygusu gelişmez.
Bebek 6 aylıktan sonra¸ zaman zaman yalnızca bir kimsenin yanında olup olmadığını anlamak ihtiyacını gidermek için ağlar. Önceleri kendini emniyette hisset mek için annesinin kucağına alınmak isteyen bebek¸ sonraları onu sadece görmekle yetinebilir. Daha sonra ise¸ arada bir annesinin yakınlarında olup olmadığını kontrol etmekle iktifa edecektir.
Annenin çalışmasının bir tehlikesi de buradadır.
Disiplin
Çocuk için disiplinin çok önemli ve vazgeçilmez ol duğu¸ bugün herkesin birleştirdiği bu konudur. Çocuk yanlış davrandığında ikaz edilecek¸ doğru yaptığında sevgi ve ilgi ile ödüllendirilecektir.
Çocuk annesinden ilgi¸ şefkat¸ destek ve teşvik bekler. Çocuğun bu beklentilerinden haberdar olan çalışan anneler¸ ev ve iş kadınlığının yanı sıra annelik görevlerini aksatmamak için büyük çaba harcarlar. Bu çaba bazılarında gerginlik ve suçluluk duygusu meydana getirir. Bu anneler çalıştıkları için çocuklarını ihmal ettiklerini düşünerek kendilerini suçlarlar. Bir kısmı¸ bu duygudan kurtulmak için¸ çocuklarına ılımlı bir disiplin uygularlar. Bazıları ise çocuklarının üzerine aşırı derecede düşerler¸ onu gereğinden fazla korurlar. Evde kendisine hiçbir iş yaptırmazlar¸ hatta çocuğun yapabileceği işleri bile kendileri görürler. Annenin bu tutumu bazı hallerde çocuğun aşırı hassaş bağımlı ve çekingen olmasına yol açar. Bazı hallerde de şımarık¸ asi ve dik başlı olmasına sebep olur.
Çalışan bazı anneler de¸ çalışmasını sık sık çocuğun başına kakarak¸ ona hoşgörülü davranmaz ve yaşının üstünde olgunluk bekler. Böyle çocuklar da iddiacı olurlar ve annelerine karşı zaman zaman düşmanca tutumlara varan küskünlüklerde bulunurlar.
Bu arada anneleri çalışan çocuklar hastalandıklarında anneleriyle daha fazla olabildiklerini sezer. Hiçbir anne¸ işi ne kadar önemli olursa olsun¸ çocuğunun hastalığına kayıtsız kalamaz. Bu sebepten ötürü de çocuk¸ annesinin kendisiyle daha fazla ilgilenmesini sağlamak amacıyla ikinci derecede hastalık belirtilerini geliştirmeye çalışabilirler.
Sefa SAYGILI
YazarHepimiz dünyada faniyiz. Gelip geçiciyiz. Bu yüzden hayatı aşın ciddiye alıp¸ asık suratlı olmak doğru değildir.Hepimiz dünyada faniyiz. Gelip geçiciyiz. Bu yüzden hayatı aşın ciddiye alıp¸ asık surat...
Yazar: Sefa SAYGILI
Kadın ve erkek¸ bir araya gelerek evliliği oluştururlar. Bu birlikte yaşamayla¸ evlilik öncesi "ben" ve "sen" yerine¸ "biz" yaş...
Yazar: Sefa SAYGILI
Sevgili çocuklar; “Bizim en vefalı dostlarımız kitaplardır.” desem abartmış olur muyum acaba? Beni bu yargıya götüren etkenlere bir göz atalım isterseniz. Hiç unutmam; orta ikinci sınıfa gidiyordum....
Yazar: Sırrı ER
Şeyh Abdurrahman Erzincanî’nin soyu, Orta Asya’dan gelerek Erzincan’a yerleşmiştir. Evlâd-ı Rasûl’den ve Yıldırım Bâyezîd devri meşayihlerindendir. Zamanının gerekli ilimlerini memleketi olan Erzincan...
Yazar: Resul KESENCELİ