BEYNE GİDEN YOLLAR GÖNÜLDEN GEÇER
Öğretmen, beyne giden yolların gönüllerden geçtiğini iyi bilir. Eğitimciliğin ilk basamağında sevgi, bilgi ve ilgi ile yoğrularak verilenlerin faydalı ve kalıcı olduğunu biliyoruz. İyi bir eğitimci sadece bilgi aktaran değil, bilgiye nasıl ulaşılacağını ve onun nasıl kullanılması gerektiğini öğrencisine öğreten kişidir. Artık şunu çok iyi biliyoruz ki değerlendirilmeyen bilginin bir değeri olmuyor. Uyguladığımız eğitimle öğrencilerimiz bilgiyi seçebilmeli, öğrendiklerini değerlendirerek onları kullanabilmelidir. Öğrenme, gerektiği zaman kullanılmak üzere bilginin beyinde saklanmasıdır. En önemlisi de beynimizi lüzumsuz ve fazla bilgiden korumaktır. Şayet bunu başaramazsak beynimiz bir bilgi çöplüğüne dönüşür. İyi bir eğitimci; öğrencide oluşan önyargıları giderir, derse ilgi uyandırır, dersi ve okulu sevdirir. Araştırma sonuçları şunu göstermiştir ki, kişi öğrenmeye ne kadar hazırsa o oranda daha hızlı öğrenmektedir. En verimsiz öğrenme metodu yararına inanılmadan bilgileri ezberlemektir. O an için ezber belki faydalı gibi gözükse de ileride yararının olmadığı görülecektir. Bilgiler güncel hayattan değilse ve de kullanılmıyorsa beynimizden kısa süre içinde silinecektir. Bilginin kalıcı olması için yaşamla iç içe olmasının gerekliliği yanında özellikle küçük yaşlarda bilgi ne kadar renkli bir şekilde sunulursa o oranda kalıcı olmaktadır. Ayrıca bilgilerin hafızaya iyice yerleşmesi için şarkı, oyun ve boyamadan yararlanılması çok yerinde olur. İyi bir eğitimci; seçici olmak zorundadır. Programda var diye bütün bilgileri aynı önemde öğrenciye aktarmamalıdır. Önemli ve önemsizler mutlaka seçilmelidir. İyi bir eğitimci; değişik metot ve teknikleri uygulayarak öğrenmeyi ve öğrenme motivasyonunu kolaylaştırmalıdır. Sınıfımızda uygulayacağımız her değişik metot dikkatleri bir noktada toplayacak bu da öğrenmeyi sağlayacaktır. Mümkün olduğu kadar değişik metotlar kullanılmalıdır. Örnek olarak her zaman kullanılan anlatma yerine soru-cevap, canlandırma, oyun, rol yapma, tartışma, deney, gezi-gözlem, inceleme-araştırma da yapılmalıdır. İyi bir eğitimci; öğrencileri ile iyi ilişkiler içinde olup derse hâkim olur. Öğrenci psikolojisini bilip anlamaya çalışır, dinler ve yardımcı olur. Öğrencisinin zihinsel ve bedensel gelişimini takip ederek buna göre davranış sergiler. Öğrencisine güven telkin eder, örnek olur, davranışları düzenli ve yapıcıdır. Arkadaş çevresine dikkat eder. Düşünceleri dikkate alıp, önemser. Kendisine iyi bir çalışma ortamı hazırlar. İyi bir eğitimci; disiplin uygulayacağım diye bağırıp, çağırmaz, kesinlikle notunu bir silah gibi kullanarak notla tehdit etmez, onları kıran, aşağılayan söz ve davranışlarda bulunmaz, hakaret ve alay etmez arkadaşlarının yanında küçük düşürmez. Eleştirecekse sınıf dışında özel olarak konuşarak gerekli olanı kırmadan söyleyerek ikna eder. İyi bir eğitimci; gerektiğinde ceza verebilir ama asla dayağa başvurmaz. İyi bir disiplin anlayışına ihtiyaç vardır. Disiplin ayrı şey dayak ayrı şeydir. Disiplinin olmadığı yerde öğrenme gerçekleşmez. Dengeyi çok iyi ayarlamamız gerekir. Bağışlamak cezalandırmaktan daha tesirlidir. Çünkü birincisi insanın nezaketini ikincisi ise kabalığını gösterir. Öğrenmeyi sevdirmek, öğretmeyi sevmekle mümkündür. Çocuk siz istediğiniz için bir şey bilmesin, anladığı için bilsin. Çocuğun aynası öğretmendir. Bu aynadan sürekli güzel şeyler görmelidir. Çocuğun gözyaşlarına daha az önem verin. Daha kolay sustuklarını göreceksiniz. Çünkü ağlamak çocuğun silahıdır, onu yerli yersiz kullanır. Öğretmen, fikir üreten, fikre değer veren, öğrencisinin fikirlerini rahatça söyleyebilmelerini sağlayan, fikirleri dinleyendir. Öğretmen, düşünen ve düşüncesini çevresiyle paylaşandır. Kişisel ve toplumsal problemleri çözebilme becerisine sahip ve donanımlı, hitap ettiği kitleyi motive etmesini bilmeli, zaman yönetimini her yerde uygulayabilen, kendini sürekli olarak yenileyen, değişime ve gelişime açık olan, problem çıkaran değil, problem çözen, kendinden emin ve medenî cesareti olmalıdır. Kısaca iyi bir eğitimci; öğrenmeyi sevdiren, kıyaslama yanlışına düşmeyen, öğrencisinin sorunlarıyla ilgilenen, öğrencilere değişik yaklaşımlarda bulunmayarak herkese eşit ve adil davranan, onları destekleyen, öven, takdir eden, hiçbir şekilde onları aşağılamayan, dilinden güzel söz, yüzünden gülücük kalbinden sevgi eksik olmayan bir gönül eri olmalıdır. Öğretmen, öğrencisinin ruhî âlemini keşfeden, onun düşüncesini ve gönlünü besleyen, şahsiyetini ve karakterini olgunlaştırarak geliştiren, geleceğini şekillendiren bir sanatkâr olmalıdır. Gönül fatihi öğretmenlerimize selam olsun...
Ali ÖZKANLI
YazarMüslüman her zaman nefsini hesaba çekendir. Özellikle Ramazan-ı Şerif nefis muhâsebesi yapmak için en uygun aydır. Bilindiği üzere on bir ayın sultanı bu ayda Peygamberimiz’e nâzil olmuştur. Yüce kita...
Yazar: Ali ÖZKANLI
İnsan olarak her zaman doğruluk ve dürüstlükten yana olmalıyız. Özümüz ne ise sözümüz, sözümüz ne ise özümüz de o olmalıdır. İçi ile dışı farklı olan insanlar mutlu ve huzurlu bir hayat yaşayamazlar. ...
Yazar: Ali ÖZKANLI
Değerli eğitimciler ve sevgili anne-babalar. Geleceğimiz olan çocuklarımızın dünya ve âhiretini kurtarmak istiyorsak gelin elimizi taşın altına koyalım ve onları en güzel şekilde yetiştirelim.Güller u...
Yazar: Ali ÖZKANLI
İnsan yetiştirmek sanatların en büyüğü ve en kutsalıdır. Bu uğurda neler yaptık?Devlet, eğitimciler ve anne babalar üzerine düşen görevleri hakkıyla yapabiliyor muyuz? Kaç hayırlı insan yetiştirdik? B...
Yazar: Ali ÖZKANLI