AYASOFYA’DA II. SELİM TÜRBESİ
İstanbul’da Ayasofya Camii Haziresi’nde kendisi için yaptırdığı türbedir. 1573/74 yılında Ayasofya Camii’ne ilaveler yapıldığı sırada Sultan Selim için de bu türbenin inşasına başlandı. Ancak Sultan türbe tamamlanmadan vefat etmiş, bu nedenle önce otağ içine gömülmüş, yapının inşası bittikten sonra buraya nakledilmiştir. Yapı bugüne kadar pek çok onarımdan geçmiş, 1950-1982-1987-1996 ve son olarak 2006 yılında restore edilmiştir. Mimarı, Koca Sinan’dır.
Mimarî Özellikleri
Türbenin köşeleri pahlanmıştır. Yapı kare bir plan şemasına sahiptir, içte ise sekizgen bir galeriden oluşmaktadır. Çift kubbe ile örtülü olan yapıda dış kubbe yüksek kasnağa sahip olup duvarlara oturmaktadır. İç kubbe ise sütunlar üzerindeki sivri kemerlerle taşınmaktadır. Türbe dıştan mermer kaplı olup, giriş cephesinde altlı üstlü ikişer, diğer cephelerde ise dörder pencere açıklığı bulunmaktadır.
Pencereler yapıya oldukça hareket katmaktadır; zira dikdörtgen söveli olan alt sıra pencereleri iki renkli taş ile örülmüş sivri kemere sahip olup, bu kemerin köşelerine dolgu rozet işlendi. Üst sıra pencereler de buna benzer yapılmış olup, türbenin kasnağına açılan sivri kemerli pencerelerin köşe dolgularına birer damla taşı yerleştirildi. Yapının köşelerinde altta ve üstte kum saati başlıklı burmalı sütunçeler kullanıldı ve üste birer rozet işlendi.
Türbenin kapısı ise cepheden yüksek tutularak anıtsal bir görünüm kazandırılmaya çalışılmıştır. Kapı kubbenin kasnağı ile bütünleşmekte, üç basamak ile çıkılan, iki yanında sekilerin olduğu revakın etrafı geometrik kompozisyonlu korkuluklarla çevrelenmiştir. Kitabesi ise girişin üzerinde yer almakta olup bu kitabe sır altı çinilerinden oluşmaktadır.
Süsleme açısından oldukça zengin olan yapıda, çini panolar yoğun olarak görülmektedir. Bu panoların üzerindeki sivri kemerli çini alınlıklar on kollu yıldızdan gelişen geometrik kompozisyonlara sahiptir. Bu panolardan soldaki, Dorigny adlı bir Fransız tarafından eksiklerinin tamamlanması bahanesiyle sökülerek taklidiyle değiştirilmiş ve aslı Louvre Müzesi’ne götürülmüştür.
Türbenin güney duvarında mukarnaslı sade bir mihrap nişi yer almaktadır. Üzerinde ise iki sıra konsola dayanan bir mahfilin yer aldığı girişin iki yanındaki kapılardan biri mahfile ve iki kubbe arasındaki boşluğa çıkışı sağlamakta, diğeri ise ufak bir hücreye açılmaktadır.
Süslemeler
Kalem işi ve ahşap süslemelerin kullanıldığı yapıda duvarlar ikinci sıra pencerelere kadar çini kaplanmıştır. Beyaz zemin üzerine kırmızı, lacivert, mavi, fîruze, yeşil ve siyah renkli sır altı tekniğindeki çinilerde hatayi, yaprak ve çiçek motiflerinin yanı sıra vazodan çıkan çiçeklerden oluşan düzenlemeler ve süpürgelikte mermer taklidi bezemeler vardır. Üzerine kalem işi bezemelerin yerleştirildiği lacivert zemine beyaz sülüs hatla yazılmış çini bir kuşak yapıyı dolanmaktadır. Pencere aralarıyla kemerler mermer taklidi bezemelerle, çeyrek kubbeler madalyon ve düz tavanlar ise şemselerle süslenmiştir.
Göbekte bir madalyon içinde Ra‘d Suresi’nin 16. ayetinin dörtlü düzende yazılı olduğu kubbe kırmızı zemin üzerinde rumi ve palmetlerle tezyin edilmiştir. Pandantiflerde ise Allah, Muhammed, dört halife, Hasan ve Hüseyin isimlerinin yazılı olduğu, etrafı rumi motifleriyle doldurulmuş çini madalyonlar vardır. Sedef kakma ve kündekari kapı geometrik geçmelerden oluşan bir kompozisyona sahiptir.
Türbede II. Selim’den başka hasekisi Nurbanu Sultan, kızları Gevherhan, İsmihan, Fatma sultanlar, şehzadeleri Süleyman, Osman, Cihangir, Mustafa ve Abdullah ile III. Murad’ın oğulları ve kızları medfundur.
Kaynakça
https://www.beyaztarih.com/ansiklopedi/ii.-selim-turbesi