Anıların Kitabı
“Kitabın son sayfasına bir duvar çizmeliyiz, kocaman bir tırtıl olsun üzerinde. Ve küçük çocuk odun kömürüyle tırtılın üzerine kanatlar çizsin.”
“Tamam Erdem Bey, çizer arkadaşa son detayları iletiyorum, şahane bir kitap oldu elinize sağlık.”
Erdem uzun zamandır uğraştığı kitap bittiği için mutluydu. Bu kitap için çok çalışmıştı. Annesiyle babasına bayramın ilk günü kitabını hediye edecekti.
Sayfaları baştan sona tekrar okumaya başladı. Her kare canlı bir şekilde zihnindeydi. Evin bahçesinde küçük bir bebek, anne ve babasıyla çadır kurma denemesi yapıyordu. Kamp için gerekli tüm malzemeler arabaya konuluyordu. Rota haftalar öncesinden belirlenmişti. Hayatlarının en büyük ve en unutulmaz gezisine çıkacak olan aile için heyecan doruktaydı.
Erdem sayfaları çevirirken kitabın yazarı değil başkahramanıydı sanki.
Dağlara, babasının taktığı özel tasarımlı sırt çantasında tırmanan küçük bebeğin gözleri mutlulukla parlıyordu. Dağların benzersiz yeşili, gökyüzünün unutulmaz mavisi ve doğanın o muhteşem müziği bebeğin hafızasında hiç kaybolmayacak anılar oluşturuyordu. Kitabın başkahramanı olan bebeğin anne ve babasının da ilk kamp macerasıydı bu...
Erdem son düzeltmeleri yaparken, satırlar arasında kaybolan okuyucuları, kendilerini o ailenin yerine koyarak hevesle doğa gezisi için hazırlıklara başlayacak olan çocukları düşündü. Hayal ettikçe mutlu oluyordu...
Bayramdan bir gün önce matbaadan gelen haberle Erdem evden fırladı. Kitabı alıp eve döndü. Annesi ve babası da bahçede güzel bir hazırlık yapmıştı. Ertesi gün bayramın ilk günüydü. Misafirlerini bekliyorlardı. Erdem’in elinde küçük bir hediye paketi vardı. Misafirler geldiğinde bayramlaşma merasimi başladı. Bu sırada Erdem anne ve babasına sarılıp paketi uzattı. Annesi paketi açarken babası heyecanla bekliyordu. Kapağı gördüklerinde gözlerine inanamadılar. Bu Erdem’in ilk kitabı ve harika bir bayram hediyesiydi. Tüm misafirler Erdem’i tebrik ederek koyu bir bayram sohbetine daldılar. Aile büyüklerinin desteği Erdem için her şeyden önemliydi...
Ertesi sabah annesi Erdem’in yanında yaşlı gözlerle belirdi.
“Erdem, bu... Bu inanılmaz.”
“Anne, okudun mu kitabımı?”
“Okudum tabii oğlum. Bu kitap seninle yaptığımız ilk kamp gezisi. Hepsini hatırlıyorsun ve sadece 23 aylıktın!”
Erdem, annesine sarılırken gözyaşlarını tutamıyordu. Hayallerini gerçekleştirdiği ilk kitabı Erdem’in unutulmaz bir çocukluk anısıydı.
Seda BAYRAK DURGUT
YazarMinik bir kediyim ben. Peki, minik bir kedi olmam insanların neden üzüldüğünü ya da sevindiğini anlamama engel mi sanıyorsunuz?Asla!Aksine insanlara yakın olmam onları daha iyi anlamam için bana müthi...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Koluna baktı çocuk. Saati kaçırmamalıydı. Babasına döndü. Babası da sürekli saatini kontrol ediyordu. O gün yaşananları unutmamışlardı. Aradan yıllar geçmişti. Hayat devam etmişti. Hayat hep dev...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Annesi ve babasıyla deniz kenarında yaşayan sarı saçlı bir çocukla tanışmıştım. Annesi her gün masallar okurdu ona. Ben de uzaktan onları izlerdim. Okuduğu masallardan birindeki çocuk, kâğıda minik se...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT
Bugün benim için her günden farklı bir gün. Kardeşime kavuşmam için saydığım günlerin sonuncusu çünkü bugün...Güneş en turuncu hâliyle parlıyor, rüzgâr en poyraz hâliyle serinletiyordu. Kimi ağaçlar ç...
Yazar: Seda BAYRAK DURGUT